34
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1407
Okunma
ebrûliydi yaşam
belki yaşamadım bütün renklerini
kurşundu içinde eriyen zaman
sükûnlu gecenin eşiğinde durur şimdi gün
bilinmez hangi kavşakta bekler ölüm!
---- ------ ------- ---------------
kalkansız yüzümde
keskince bileylenir gibi
gür büyür yalnızlığım
geçip gitmede saman alevi gülüşler
ah! bir çocuk gülüşü konsa dudağıma
tecrit odalarında
güneşsiz, dar bir çıkmaz sokak/ hâtıralar
ne ileri ne geri artık yön
ulaşılmaz sarı sıcak kıyıları
suya değmiyor ayaklar
uzak teselliler beslemekte bulutları
çıkarıp kozamdan sevinç açtıran
son bir cemre isterim
onunla / dünyayı ilk görüşü olsun gözlerimin
üzerimdeki yitirilmiş zaman sarhoşluğunu
şu uzun yol yorgunluğunu
atsın üzerinden ayaklarım
sonra serilip bahar toprağına sere serpe gülerim
ağlasın bulutlar üzerime
sevinçle bereketlerini tutarım ellerimle
gül tepe koyarım adını o yerin
göğüs kafesime kadar gelip duran ölüm
varsın açsın ağzını iştahla
güldüm ya doya doya
artık bahtiyâr ölürüm
ey hayat! olmayacak bir şey mi istediğim?
çok mu yakın artık yol / beyaza sarınmaya
yoksa, vereceğimi verdim sana
senin kadar alamayanları düşün
topla, çarp, çıkart /böl bütün yaşadıklarına
ekle ahraz dilime, sen büyüt
gerisi sana kalmış mı diyorsun?
Hâdiye Kaptan
c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.