düş sahnesi şimdi zaman
her adımda yeniden dem alır gökyüzü
pervaneler döner kelebeklerin kanatlarında
yıldız semaya döner ateş semahlarında

inci mercan lütf-ü keremde saklanır
eller bitişir ,dil sukutu tercüman olur
her yakrış edep kokar secdeler ıslanır
yüzlerdeki solukluk, nur-i ilahinin sanatına teslim olur

bir hancı misali bir varız bir yok
bir tohumuz oluruz bir gazel
bir güleriz bir ağlar
ne yaman çelişki aşkı sahibine sunmamak

depreşir yaralarımız gözler susar
bekleriz bir rahmet,bir avuntu
bizi anlatsın maşuka diye
gelmez olur ne sabahlarda ne gecelerde
beklenen vahiye susamış ikram-ı saadet

mesel denizinde şimdi gönül
kadr-i lebbeykler uçuşur gecenin ortasında
ne saklarsın aşkını kalk dur
en safranın’dan bedenine duanla ziya vur...

şimdi dil-i pak zamanıdır
arınsın yürekler
dökülsün kurumuş yaralar

ey aşkımın maşuğu
can ,canda har olsun
derde derman ,aşka sus olsun
bağlansın kereminine sebebe aşikar;
dile söz olsun/sende dem bulsun

selçuk bozdağ/2009eylül