2
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
2350
Okunma

Kekoma Rumetle…
Küçelerin sığdır bilirim Kekom
Çıkmazların diridir, demirdir daha…
Edepten oymalı evlerin, haya tüter bacaların.
Kılı kırk yaran ciğerinde sorgun, soğanın
Sofralarında e(k)meğini bandığın soğumuş terin
Pir kelamlarda kambur hürmetin,
Kadim meseller çığırır eyvanlarından…
Kekom el-alem kenafir bakar eşiğine bilmez miyim!
Bu yüzdendir dört mevsim kar yağar avlularına
Bu yüzdendir Kekom, kürek mi dayanır!?
Memleketimsin, müstakil yazgılı…
Memleketimsin Kekom!
Yağız adamsın vesselam…
Gavur meydanında ecnebi sübyanları emzirir bağrın
Meryem kilisesinden Sarı Saltuğa el uzatır imanın
Hançepeğin dibek taşlarında
Bileğin kah buğday döver, kah namert
Yüreğin oraktır Kekom!
Hevsel bahçelerinde yaban kaypakları biçer
Bilmez miyim…
Fis uçurumlarından intiharı umutla besler,
Saray kapısını Dicle’ye akıtır gülüşün…
Keçi Burcunda miladı devralırsın Hurilerden
Yedi Kardeşlere suretini biçer, kükrersin.
Urfa Kapıda bedenime yaslarsın erkliğini, soluklanırsın.
Kekom!
Ben u Sen’den hünerinle bir -Sen kalırsın memleketime…
Bir -Sen...
Namerdin zehri az sıçramamıştır sırtına, dağ Kekom!
Gene de, ne kervanlar kaldırır kaytan yüreğin,
Bilmez miyim…
Memleketimsin Kekom!
Sevdam kuma getirmez gül çehrene bilesin…
Halise Balkaş
5.0
100% (2)