5
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1199
Okunma
ben takvimleri bölüyorum ya
böyle yarı yarıya
günler geçsin için değil
seni unutmak içinde değil
hoş öyle güzel ki
gülüyorsun bütün yapraklarda
``
telaşlı bir otobüs olsun istiyorum soluğum
an gibi yetişmek için duraklara belki
yokuşaşağı inen üniversiteli kız
seninle yaşamak için saat yedionbeşi
hep temmuz olsun istiyorum kışlar
avuçlarımızda soğuksavan güneş
yakamızda akşamdan kalan yıldızlar
karda izler bırakıp; körpe sincaplar gibi
fabrika saatlerinde yürümek geçiyor içimden başkenti
duyuşumuzda kuş çığlıkları doluca
karanlıkseven çiçekler göz kırpsın bize
bir yığın işçi geçsin yamacımızdan
günaydın desin kızılay çorbacısı onlara
koşulsuz mercimeğin buğusu bileştikçe bakışlarınla
ben geç kalabilirim işe istersen
-sevinirim istemezsen kovulmamı-
koşup ısınırız başak tarlalarında
rakunlar görür bizi çalıkuşları
dağlar da mahsur türküler gibi
sırtımızı devirip ağaçlara
bir uçurum çizeriz yarınlara belki
sütliman oluruz kendi ömrümüze
yeni kentler buluruz kaçmak için
başka güneş , başka yağmur
hür rüzgarlarla savruluruz gene
nurtopu gibi acılara razı oluruz
ekmek gibi
su gibi...
Devin Karaca
5.0
100% (6)