" Kendime "


Dikiz aynasında bir adam saklanıyor
Görsen bir tarihi anlatıyor yan taraftaki hayatına
Hangi meseledir öyle durgun ve keskin
Bir bitimsiz şarkıyı saklıyor dudağında
Bitse şarkı, sanki duracak nefesi
Kesilmesin nota, bıçak dikiş gibi karalarken
Geceye söylüyor adam kendisini

Dikiz aynasında bir adam saklanıyor
Sus pus kalmış gibi
Bir aşkın kırığı, bir de saz, dilinde dillenirken susku
Anlatıyor halinden yenikliği

Dikiz aynasında bir adam duruyor korkusuzca
Gözleri mahşeri dökerken anına,
Anlıyor zemheri kırağı düşmüş zamanlardaki efsaneyi

Adam, dikiz aynasında, saklanıyor
Saklandığı kırıklıktan bir bakış
Fırlatırken dışarıya
Anlıyor yenikliğin derdine
Çare olacak efkarı

Dikiz aynasında bir adam duruyor
Gözlerinde içiriyor serçeleri, aşkını beslediği kaldırımlara
Fırlatıyor bir sigara dumanında efkarı
Ayna çatlıyor, kırılıyor yarım yüz
Dikiz aynasında saklanan adam
Kaçırıyor gözlerini gözlerden
O bakarsa ateş, o dönerse savaş, o anlatırsa ölüm

Dikiz kırılıyor, ayna çatlak, yüzü yarımken
Diğer tarafına bölüştürüyor aşkını
Bu ne yaman bir aşk, bu ne yaman bir hal
Kurtlar sofrasında aşklar kaçışırken
Bir kuşun kanadında özlemi göçe hazırlayıp
Yollamak sevgiliye.

Dikiz aynasında haykırıyor adam
Çığlık çığlığa, çaresizce
Gözleri uzaklığın isyanını okurken
Hoyrat bir kaçış oluyor mutluluklar gözünde
Adam haykırıyor adam çığlık çığlığa
Adam ağlıyor..
Dilinde bir ağıt

Dikiz aynasında saklanan adam
Saklanma artık çık ortaya
Gözlerinin değdiği ayna
Bir efkârın sessiz çığlığıdır

Abdulsamet KILINÇ