4
Yorum
0
Beğeni
4,0
Puan
979
Okunma

önce saatler vardı
çeyrek vakitler öğütürdük dilim dilim
her sabah körü
ellerimizden dikenler ayıklardık sonra
vakitsiz avuçlamıştık saçlarımızı
kuytu köşe başlarında
kim bilsin ne uğruna
vaadedilmiş şehir dönüşümüzü bekler
oysa zaman bu yalan deliklerinde
sesimiz gün be gün yükseldikçe
soluyor /ellerimizde/ koparılmış bahar dallarının aksak ağlayışları
ellerimizden dikenleri ayıklıyoruz
saçlarımız vakitsiz heba
şair hiç aşık olmamış
banliyölerin pis kokulu istasyonlarında
köprü altlarından hiç geçmemiş
bu şehrin mağrur meydanlarında
kaldırımlardan toz içmiş
hiç aşık olmamış şair
denize nazır simit kokulu banklarda
onun elleri beyaz benimkiler buruk mavi
yaz sevinciyle topluyorum hezimetleri
/her kıştan arta kalan
her bahar tekrar uyanan/
nakaratlarından başlıyorum şarkıları söylemeye
buruk mavi lamekan
önce
köstekli saatler vardı bize yıllardan
dilimizi bulaştırdığımız cümleler
bir gün susmasaydı özgürdük
bu yalan deliklerinde aşkımızı öğüttük
onun sözleri beyaz
ve acı böyle zamanlarda anlatmak çocuklara
masalların masal olduğunu
hayalin bu köşeli dehlizlerinde
gökten üç elma düşse biri bana biri ona
diğeri bizi mat eder şimdiki zamanla
5.0
50% (2)
3.0
50% (2)