20
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
2559
Okunma

yaşamın soy ağacını yaktığı yerde
filiz arıyor çocukluğumuz
sorgusuz çizgilerde alnımıza yazılan renksiz bir filmi
şaibeli bir kimlikle taşıyoruz
yeşermeden budanıyor dalları hüzünle eğilen aciz ömrümüz
ve kaynağına inmeden hayatın
yalnızlıktan can veriyor çoğumuz
cesaret ve korku kardeşliği seçerken
karanlık kapılardan hortlayarak kefeni sarılıyor acıların
sonsuz bir dirilişe imanla can atarken nabzımız
budala bir gülüşle kendimizden olmayana ağlıyoruz
feryat figan ağıtlardan beslenirken ıslığı yasak türküler
kahramanını tanımadan öldürüyor kalbi yaralı öyküler
sevilenler doğuştan oyuncu
seçilenler gönüllü figüran
piyonları ise sadece Tanrı seviyor
harcanabilirlik kendi senaryosuna kayıtsız kalırken
mecburiyet aptal bir kibirle avuçlarını okşuyor
suçun kendini ihbar ettiği yerde başlıyor pişmanlığımız
cezayı kesenler bozuk bir biyografide rütbeliği severken
bilerek unutmayı seçtiğimiz bir vicdan hesabına saklanıyoruz
zamanın içine hapsedilen anlamsız kareleri biz yazmıyoruz
maviye boyanan bütün pencereler ulaşılmaza kapatılırken
ayaklarımızın kapladığı alanı özgürlük sanıyoruz
tenin toprakla seviştiği dünyada sonsuzluk masalı anlatılırken
aynada beliren her gölgeyi kendimiz sanıp umarsız tapıyoruz
.....................................................
....................................................
Faik Danışman