Hakka açık gözlerin yapacağı şehadet
Hasretine müptela canda müessir olur
Koca ömre yayılır bir tadımlık saadet
Aşkın mağlubu gönül canana esir olur
Dilden arşıâlâya yükselen ahuvahı
Duyuyorsun elbette âlemin padişahı

Yalnızlığın koynunda son bulsun esaretin
Özlemin buhranları sarmasın afakını
Haydi biraz kıpırda yok mu hiç cesaretin
Bir mum yakıp geceye aydınlat şafağını
Vaktidir nazarınla indir gökteki mahı
Ruhuna azap veren temizle tüm günahı

Gerçek seven odur ki çilesiyle mutludur
Sevdiğinin uğruna derde tevessül eder
Bugüne yas tutsa da yarından umutludur
İştiyak denen ateş özü yakar kül eder
Hiç durmadan sızlıyor göğsümün sol cenahı
Yoktur yaralı kalbin senden gayrı penahı

Neşeyle cemalinin nuru doğar yüzüme
Aldığım her nefeste hep seni soluyorum
Sebat gösterilerek ulaşılır çözüme
Tırnağımdan saçıma huzurla doluyorum
Sabrımın hayalinden var mı başka silahı
Umutlarım gülerek sunacaktır felahı

Peşindeyim gölgeni izlerim adım adım
Koşuyorum meçhule sağım solum uçurum
Ezelden meyil verdim kavuşmaktır muradım
Kelimelere sığmaz anlatılmaz bu durum
Cehennemin nârında kavurdukça ervahı
Dayanmaya gücüm yok bitir dilde eyvahı

Bir rüya mı gördüğüm gerçeği kıskandıran
Dizlerinin dibinde atarım içten gamı
Semayı tavaf edip meleği kıskandıran
Bakışın haykırıyor aşktaki ihtişamı
Yüreğine kurbanım sende sevginin şahı
Duaların bahtıma getirecek sabahı

İsmail Koray Şimşek