asiti kaçmış
yağmurlu bir hayatın,
son demlerini içmiştik,ezan vaktinde
bizim elele tutuşup,sahil boyunca
sevişmek gibi bir lüksümüz yoktu,
ama sahilde sevişenler çoktu.
ayın şavkı vurmuştu denizin üstüne,
sazım kıskanmıştı.
seni ağzımdan yel almadı,
sövmeme de gerek kalmadı artık
kuzeyden esen rüzgarlara.
yola çıkarım,
nedeni belli olmayan bir burukluktan ötürü
önce sana bakarım sonra sola
iki tarafta da sen varsın.
yolda bacaklarını açar,bir otostop kadını
artık farlarından okunur,
arabaların sapıklığı.
hangi ülkeye sürgün edilmiştir sevdam?
kaç tecritte boğulmuştur yalnızlığım?
senin olmadığın her oksijen,
bana tecrit karbondioksitliği.
kara değildir aslında,
zenci bir insanın elleri,
ama karadır artık
senci bir insanın yüreği.
asiti kaçmış
yağmurlu bir hayatın,
son demlerini içmiştik,ezan vaktinde
bizim elele tutuşup,sahil boyunca
sevişmek gibi bir lüksümüz yoktu
ama sahilde sevişenler çoktu.
ne olurdu bizde o lüksü yaşasak
bize lüks yaşamak çok mu???
...