6
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
2740
Okunma

I
Şile soğuk lacivert
Koyu bir yalnızlıkla özdeş
Ormana denize buluta eş
Yalnızlıkla sınar
Sessizlikle yuyar gönlünü
Acemi aşklara kulak gerer
Kansız intiharlara duygusal
Arka sokaklarında inleyen
Birer ihtiyar gibi ahşap evler
Duyarsız bir konuğa çatar
Uzun süre kalkmaz ayağa
Incir olur damak damak
Sükut bahçelerinde
Hız olur oto olur toz olur
Toprak bakkala bile
Kör çırak olur
Konulmaz vicdan olur
Sığmaz terkedilmiş kalplere
Ürkek şaşkın çocuk olur dördünde
Kalır Şile ta orta yerinde!
II
Ancak dinle seviyeli kamburum
Sahilinde nefes alıp verdikçe
Dev dalgalar Şile’de
Yukardan bir korsan eli gibi
Seğirdikçe bulut ve yağmurlar
Ben her yaz buraya akacağım
Onun bu ürkünç yalnızlığı
Somurtkan mütevazi soğukluğu
Terkedilmez bırakılmaz kılıyor
Vasiyet içinden yokuş çıkartsa da
Ardında mutlu bir huzurla Kumbaba
Dantel gibi toprağı şekillenmişken oba
Ve ayazında şimşek gibi çarpar surata
Yemyeşil bir koyuluktur melhem yarama
Kuşatır sarar deniz, Ağlayankaya’da
Kucaklar aşkın yüzü suyu hürmetine
Şile mütevazi kimliğiyle
Haydi çocuklar sıkılıyorsunuz biliyorum
Fakat bu beldeden yazları vazgeçemiyorum…
Minyatür: Suğgur Kars