5
Yorum
0
Beğeni
2,8
Puan
1081
Okunma
Doğuda, Güneydoğuda
derdine çare bekleyen
yavrulara ve bu bölgeler-
deki kangrenleşmiş yara-
lara derman bulması için
vazife başında olanlara…
Sen aranıp durma yavrum
Ne denizde ne karada
Boşa hayal kurma yavrum
Çare başkent Ankara’da
Bu girişin ardından bak!
Şu yaşanmış hikâyeye
Dillerde tüy bitti el hak
Çare Nur’da diye,diye
Osmanlı’nın son demiydi
Bir yiğit çıktı doğudan
Bu toprağın hemdemiydi
Seni yuttu O’nu yutan
Üç düşmanı göstermişti
Sayaraktan birer, birer
Mücadele şart demişti
Dinlemedi bizimkiler
Cehaletti, zaruretti
İhtilaftı üçüncüsü
Silah; sanat, marifetti
İttifaktı baş ülküsü
Bu dertlere bu silahlar
Elbet yetip gider idi
Gelirdi nurlu sabahlar
Her yerde gül biter idi
Gel velâkin ne çare ki
İstibdadı dayattılar
Ne onulmaz bir yâre ki
O’nu zindana attılar
Dünya bildi bizimkiler
Bilir bilmez hâlâ vurur
Onur dersi verdi O Er
Yoktu onda kibir, gurur
Dayanağı imanıydı
Ufuklardan sildi sisi
Husumetin düşmanıydı
Muhabbetin fedaisi
Asrımızın Mevlana’sı
Birleştirdi aklı kalbi
Aklın nuru kalp ziyası
Fen ile Din dedi harbi
Ey ümera! Kıvranmayın
Dünyanın dört bucağında
İlaç hazır aranmayın
Anadolu Ocağında
Duyun artık,uyun bre!
Değilmişiz çaresiz de
Geç kaldık göz göre,göre
Göz yummayın çare sizde
Eğitimde akıl, vicdan
Bir olmalı, ayırmayın
Adalette bitsin hicran
Hiç kimseyi kayırmayın
Çok uzattım biliyorum
Sayın ki bu Anayasa
Yazıp, yazıp gülüyorum
Olmalıydı daha kısa
Sen aranıp durma yavrum
Ne denizde ne karada
Boşa hayal kurma yavrum
Çare başkent Ankara’da
08.05.2009
CEYHUNİ
(Mustafa AVCU)
5.0
25% (1)
4.0
25% (1)
1.0
50% (2)