1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1178
Okunma
İnanmıştık gerçeklere
Gerçek gibi görünenlere
Pat! ! ! ! küt! ! ! atsada yüreğimiz doğrunun yönünde
Sırtımızı döndük gerçeklere
Şimdi sırtımızda saplı necaset hançeri
Vuranın elleri kirli
Kan siyahı nefreti
Ve ölümün toz pembe kefeni
Sarıldı üzerimize
Uyanmadık …………
Yalan hani gerçek diye inandığımız
Bütünüyle yuttuğumuz iri lokma
Söylenenlerin ardına saklanmış meğer bunca zaman
Ne kadar dursa da önünde koca duvar gibi iman
Tersinde durmuşuz duvarın
Bir elimizden tutan
Diğeriyle hançer saplayan
Yalanın alnıymış öptüğümüz
Yalan hani şu gerçek diye inandığımız
Döndükce dönen dünya yalan
Meğer hangi parmak uçlarında dönermiş
Ve merhamet sancağını tutan
Nice elleri kırmış
Çarkına dolanmış koca hayat
Ve bir yumrukta kırılmış taş benlikler
Bir rüzgara mahkum toz olmuş
Yok olmuş
Uyanamadık …………
Elleri zehirli yalancı zambak
Tuttuğunun almış koparmış kanatlarını
Döne döne düşen kanatsız kuş misali
Okyanusunda boğmuş kimsesizlikleri
Yalan………
Bir sille sallasa gelsede bir el
Hani belki öyle kızarır yüzler
Gittiğimizi sandığımız o dönme dolap
Çukurunu kazmış kaderimizin
Hep aynı filmmiş izlediğimiz
Sonu hiç gelmeyecek sandığımız
Geldi işte
Ve artık son sahne
Son perde
Başrolde ölüm
Ve son ……..
Yalanlardan sıyrılıp gelen tek gerçek
Hiç beklemediğimiz gibi gelecek
Kıyamet
……………….
Bünyamin Demirci