Sivaslı Yiğido Alperen Can Muhsin ile son yolculuk aynı oldu.’Sayısız ayaklar çiğner toprağı hergün, / Kiminin başı yükseklerde, kimisi üzgün. / Duyuşlar bakışlar farklı olsa da.. / Son yolculuk aynı olacak birgün.’ şeklinde dillendirdiğim deyişimi doğrularcasına.

Yeşil çevre temiz toplum öncülerinden, şiirli şuurlu uyanışların alperenleriden, kutlu bir yürüyüşün tek sıra yoldaşlarından, derinlerin çılgınlığını ve ezberini bozarken ve evreni de titretirken çile ve işkenceyi, zalimin zulmünü tebessümle karşılayan; atalarının eğilmeyen bükülmeyen dik duruşları ve milli şuur uyanıklığına sahip hareket tarzı ile dev adımlarla yeni ufuklara doğru yürürken yaptığı işin ödülünü de birincilikle alan; aşık, ozan, şair, şiir yorumcusu ustaların meslektaşı, Şebingülü dostu, gönül dostu, Büyük Birlik Adamı, Halk Önderi, Halk Bilimcisi, Sivaslı Yiğido Can Bizim Muhsin; zamanlaması sistem ile birlikte çok tartışılacak olan fırtınalı bir seçim ortamında sevenlerine ve sevmeyenlerine binlerce yıl ezberi bozulmayacak çok anlamlı mesajlar bırakarak, yine ekip arkdaşlarıyla gönül yoldaşlarıyla birlikte ebedi aleme gitti.

TBMM tören alanında tertiplenen merasimde, Kocatepe Camiinde kılınan cenaze namazı sırasında ve Büyük Birlik merkezinde Sayın Abdullah Gül, Süleyman Demirel, Köksal Toptan, Necmettin Erbakan, Recep Tayyip Erdoğan, Deniz Baykal, Devlet Bahçeli, Zeki Sezer,Tansu Çiller, Mehmet Ağar, Recai Kutan, Numan Kurtulmuş, Murat Karayalçın, başta olmak üzere valiler, belediye başkanları, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, Balkanlar’ın, Kafkaslar’ın, Ortasya Türk Cumhuriyetleri’nin, Türk-İslam Ülkeleri’nin ve Ortadoğu’nun alperenleri gibi bir çok farklı ve ünlü kişi ADAM GİBİ ADAM söylemlerine katkı yaparak bir kaç gün bile olsa çok anlamlı bir birlikteliğin veya ortak paydada buluşmanın en saygın örneğini sergilediler. Engin ve köklü bir birikime sahip olan büyük bir milletin beklentisini Büyük Adam veya Adam Gibi Adam, Anadolu gizemliliğindeki Alperen ya da Yiğido tarifini anlamışcasına çok büyük takdirin cadde ve sokaklardan meydanlara taşan oradan da arşa yükselen sıcak alkışlarını can kulağı ile duyar gibi oldular..Saygınlıklarını gösterdiler.. Vurguladılar en veciz ifadeleriyle.

Bir yerel yönetim seçimleri öncesinde Tipide, fırtınada, karda, borada vatan topraklarının bağrında Kahramanmaraş’taki 3000 metre rakımlı tepelerin doruklarında ancak yiğitlere ve kahramanlara has tufanları andıran ortamlarda Türkiye Sevdası ile ölüme giderken bile yol arkadaşlarını da yalnız bırakmayan Muhsin Başkan; çilesi, mücadelesi, engin ufku sağlam duruşları, kalıcı hizmetleri, yanında; sembol insan, abide şahsiyet, Şebingülü dostu, gönül dostu olarak da geniş halk kitleleri tarafından anılacak; Peygamberimize hayranlık özlemleri içinde Sonsuzluğun Sahibi’ne sağlam teslimiyetle, Dedem Korkut’un ve Metehan’ın Daimi Şeref Konuğu olarak yerini alacak; iyi günde, kötü günde ve fırtınalı günler ortamında hep saygıyla ve öğretileriyle yadedilecektir.

Bundan böyle 25Mart 2009 Tarihi Anadolu güzelliğinde alperenler saygınığında özlemi duyulan lider yapısının; kitle iletişim uzmanlarınca, halkbilimlerince ve siyasi partilerce ya da siyaset bilimi ile ilgilenenlerce acilen masaya yatırılarak değerlendirmenin yeni bir başlangıcı olacaktır.
Demokrasi dışına çıkarak, sandıktan uzaklaşarak çözüm üretmenin sağlıklı sonuçlar doğurmadığının bilinci yeninden geliştirilecektir.

Aşıkkların, ozanların, şairlerin, Şiir yorumcusu ustalarımızın Piri ve Yediveren Şebingülü dostu Pirimiz Abdi Beğ aşkına.. Mekanın Cennet olsun dileklerin kabul görsün..SİVASLI YİĞİDO CAN BİZİM MUHSİN..

SİVASLI YİĞİDO CAN BİZİM MUHSİN

Canlı cansız özge ağlasın tek tek..
Muhsin Hakk’a doğru çağlayıp gitti..
Çok garip bir olgu, tuhaf bir gerçek..
’Üşüyorum’ diye bağlayıp gitti.

Yeşil çevre, temiz toplum ard arda,
Çileli yürekler kalmasın darda.
Tipide, borada, kışda, baharda..
Çileyi şiirle dağlayıp gitti.

Sevenlere yoldaş, gülde el oldu..
Umutlara önder, ufka yel oldu;
Dere oldu, ırmak oldu, sel oldu;
Büyük Birlik için çağlayıp gitti.

Bak hele kurguya, karmaşa dem dem,
Haber, yorum, demeç, çok farklı yemem
Kesseler de, Muhsin öldü diyemem..
Yaradan’a umut bağlayıp gitti.

Sivaslı Yiğido Bizim Muhsin can,
Evreni titretti yaşanan heyecan.
Adam gibi adam söylerken her can
Abdi Beğ aşkını buğlayıp gitti.

Cennet çiçek tacın, Şebingül uyak;
Susma konuş, birşey söyle, çıra yak.
Ordu, Maraş, Sivas nutkuna bir bak,
Derini, yüzeyde sığlayıp gitti.

Canlı cansız özge ağlasın tek tek,
Muhsin, Hakk’a doğru çağlayıp gitti.
Çok garip bir olgu, tuhaf bir gerçek..
’Üşüyorum’ diye bağlayıp gitti..


30 Mart 2009, Hikmet OKUYAR
ŞEBİNKARAHİSAR
[email protected]