5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2282
Okunma

Sevimsiz bir yol kasvetine dökülürken
Gözlerimde biriktirdiğim seneler
Yanaklarımda yakan tuzun keskin izleri
Acırlar sen düştükçe gözlerimden
Lal olmuş dilim, dudağıma küsmüş
Bakışlarım şimdi karanlığa sevdalı
Yanı başımdasın her yer zifiri karanlık
Sen bensizlik içinde kaybolmuş
Ben sensizliğin içinde sarhoş
Ayrılığın şerbetinden bir yudum daha
Ruhumu yıkadım her yudumda
Ama bir türlü çıkmadı aşk lekesi
Sınırların çizilmiş, dikeli teller var artık kenarlarında
Yanına yaklaşmak istiyorum
Acıtıyor canımı bastığım topraklar
Gücüm yetmiyor artık
Kendimi kalbine sığdıramıyorum
Savaşların hep aynı senin
Yüreğin bende kalır
Aklına inat..
Aslında gitmek istedin ya hep
Dur!
Bitsin bu saklambaç
Bırak kalbini benim ellerime
Aşk çarpsın her yanımı
Yok olayım, yol olayım önüne
Korkma karanlıktan
Onlar, gözyaşlarımın gölgesi
Gurur muydu, yoksa öfken mi bizi bitiren
Nefretinden korkuyorum
Gramofon takılı kaldı hep aynı plakta
Sen..Ben...ve Ben..Sen....
iki el gibi yakınken birbirimize
İki ayrı kolda kalmışız biz
Neden?
Kavuşmak bu kadar kolayken birbirimize
Ellerimizi birleştirmemişsiz hiç.
Son mektubunu dün aldım
Bir daha yazmayacağım demişsin
Üzerinde kurumuş gözyaşı damlaları
Göz kapaklarının ağırlığı kalmış birde
Kenarına kokun sinmiş
Biliyorum, hasretim kavurmuş içini
Ben bir pınar, hadi eğil yar
Adımların titretmesin suyu
Değdir dudaklarını.
Boşluğunu doldurayım
Her dokunuşunda saplandı kalbime bir veda vakti.
Son kervandın hayatımda ve bir serap olarak kalacağım aklında
Yağmura hasret bir çöl sıcağında
Değdir dudaklarını hadi eğildiğin pınara.
Senin sevdana mahkûmum bir ömür
Cellâdım oldun infazım hazır
Kaç yıl geçti ardan, ben sürgün
Avuçlarım hala sen kokuyor
Kahretsin…
Senden kalan tek hatıra kırık çerçevedeki resmin