4
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1284
Okunma
Bu sabah uyandığımda,
Biriken ne kadar
Kar varsa içimde
Gün görmeden eridi
Sessiz, ılık…
İçim üşürken,
Aklım bile kırgındı.
Parmaklarımın ucunda,
Sana uzanan sıfatlarım
ve beklentisiz yalnızlıklarım vardı.
Bir fincan çay bekledim
Gözlerinin deminde
Bu sabah İstanbul’u özledim
Mülteci gençliğimin
Sığınmacı yanlarından,
Arta kalan isyanlı kırıntılarımda.
Çakmak çakmak bakışlarından
Bakmayı akıl edemediğim
Boğazı bir de…
Şimdi memleketin en orta yerinde
Kaya kovuklarının önünde
Aklımı yitirdiğim sularının hasretini
Sabah akşam demliyorum
Avuçlarım soğuk,
Yüzümde kış ayazı.
Gözlerimde biriken,
Menşei belirsiz damlalar
Yokluğunun resmine düşüyor
Sokak köpeklerinin uluması
Geceler gülmek bilmiyor
Günler uzattıkça uzatıyor mevzuyu
Derdim ya sana; hepi topu bir ömre
Çok gelir bizim ayrılığımız
Çok gelir kaldıramam diye
Kuşlar konup göçüyor
Kurtlar kemiriyor
Toprağa düşmemiş yüreğimi
Ayrılığının ismi düşürüyor
Sevdiğin kahve kokulu
Hayalperest düşlerimi…
............ ürgüp