5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1557
Okunma
Azrail gelmedi Suna
Kabahat bende değil, gitmeye müheyyayım
Kabahat onda değil, çok meşgul
Gelmedi ne yapayım
Çağırıyorum, gelmiyor
Can vermeye hazırım, almıyor…
Ne yapacağım şimdi
Suna’ya şiirler yazsam, okumuyor
Bir kitaba başladım, sevgiye dair
Her üç kelimede bir Suna tekrarlanıyor…
Suna kadar nefes alıyorum, gün süresince
Suna kadar içiyorum suyu
Zorla oturuyorum sabah kahvaltısına
Bir tane siyah Suna
Bir küçük parça beyaz Suna
Bardak içindeki kırmızı siyaha dönüşüyor
Bir dilim Suna eşliğinde yedim
Yemesem, ellerim titriyor…
Yine gidemedi mi?
O, büyük bir yalancı diyen hangi arkadaşın?
Dost ise, arkadaş ise Azrail’i o çağırsın
İnan ki gidememek artık
Beni ve ailemi de yoruyor…
Sen bana bakma demiyorum, bakmadığını biliyorum
Unutma desem yalan
Unutmadım desem yalan
Sadece
Beni artık hatırlamayan arkadaşımı özlüyorum
Farkındayım beni hatırlamıyor...
Ölümü alabildiğince kovalıyorum Suna
Gidemesem de bugün, gideceğimi düşün
Bir resim daha gönder götürmek için
Senin ve arkadaşımın olsun mutlaka
Can alıcı melek
Geldiğimde görmezsem, üstünde taşımazsan
Sırattan geçemezsin
Cennette, cehennem de sana haram olacak diyor…
İST. 05.02.09 / 02. 15