Zengin olan havasında,
Kurtlar,kuşlar yuvasında .
Bizler ekmek davasında,
Çocukluğum böyle geçti.

Sekiz,dokuz çocuk yaşım,
Yalın ayak yara başım,
Yavan idi çorba aşım,
Çocukluğum böyle geçti.

Çatlamıştı elim yüzüm,
Kanlı idi iki gözüm,
Üzgün, makçup benim sözüm,
Çocukluğum böyle geçti.

Öğretmenim pek söverdi,
Kötü soyler hep düverdi,
Zenginleri çok överdi,
Çocukluğum böyle geçti.

Tarlalarda ırgat oldum,
Güneş yaktı birden soldum,
Yokluk,kederle doldum,
Çocukluğum böyle geçti.

Patronum bir tokat çaktı,
Gözlerimden yaşlar aktı,
Birde bana ters,ters baktı,
Çocukluğum böyle geçti .

Düşündüm hep hayal kurdum,
Geri kalmış benim yurdum…
Çoban oldum çeltek durdum,
Çocukluğum böle geçti.

Annem vardı, babam vardı,
Yoksul idik eli dardı…
Kader beni derde sardı,
Çocukluğum böyle geçti.

Utanarak bakar idim,
Sıkıl kandım sakar idim,
Hep içimi yakar idim,
Çocukluğum böyle geçti.

Temel gıda alamadım,
Bilgilerle dolamadım,
Başarılı olamadım,
Çocukluğum böyle geçti.

Kâzım özgür kahır çekti,
Çifte sürdü tohum ekti,
Seçeneği zaten tekti…
Çocukluğum böyle geçti.

[Kâzım özgür 4-NİSAN-1978]