Fer kalmadı gözlerimde, Derman bitti dizlerimde, Kim olsa durmaz yerimde, Beklemekten yoruldum ben.
Candan seven böyle m’olur, Anlamadım nasıl gurur, Yeter artık çık gel n’olur, Beklemekten yoruldum ben.
Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Kırgızistan’dayım şu ata yurtta Hasretlik olmasa kalmak isterdim Bedenim gurbette aklım Yozgat’ta Şu anda Yozgat’ta olmak isterdim. Kırgızistan’dan selam var; hem de tüm Yozgat’a Bozok Yaylasına... Yurtdışı göreviyle Din Görevlisi olarak Kırgızistan’a giden Şair-Yazar hemşehrimizi Ali Karaca Yozgat’a gurbet özlemleriyle selamlarını yolluyor. Biz de dost selamına aleyküm selam diyoruz. Ali Karaca Akyamaç- İyecen köyü doğumlu, Din Görevlisi olarak görev yapmakta iken açılan sınavlara katılmış ve Kırgızistan’a görevlendirilmiş. Dört yılı aşkın süredir Kırgızistan’ın Narin Eyaletinde görevini sürdürüyor. Yozgat’a olan özlem duyguları ile bize ulaştılar. Vatanımdan ayrı kaldım öksüzüm İçim hiç gülmüyor gülse de yüzüm Dostlarım gözüm de bir salkım üzüm Hasretle onları sarmak isterim Ali Karaca geçtiğimiz aralık ayında ziyaretime geldi, gazetedeki odamda beni ziyaret etti. Bir Kırgızistan kalpağı hediye getirmişti, törenle başıma takıp “Bunu sana hediye getirdim” demişti.
Oturduk, sohbet ettik, uzun uzun konuştuk. Bize yaptıklarını anlattı. Ali Hoca’nın şairlik yönü de var, şiirlerinden örnekler okuduk. Gurbet, Sıla, Özlem Duyguları ile seslendi. Bağrı yanık Anadolu insanının duygularına bir de Kırkızistan eklenmiş....uzun uzun anlattı, anladım ki, Yozgat’a olan özlemleri hiç bitmemiş. Cehirliğin Laleleri soldu mu? Sağdan soldan arıcılar doldu mu? Ne ki gardaş, şu insanlık öldü mü? Bir tek ballı dürüm almak isterdim. Diyanetin açtığı sınavlara katılmış, yurtdışı sınavlarını kazanmış. Hasbel kader onun nasibini Kırgızistan’a çıkmış. Din Görevlisi ve Kur’an Kursu öğreticisi olarak çalıştığını ifade etti.
“Sadece görevini yapan bir memur pozisyonunda değiliz, Türkiye ve Din Görevlileri elçiliğini yapıyoruz!” diyordu. Pek çok işi bir arada götürüp sım sıcak bir dostluk ağı kurmuşlar Kırgızistan’da. Kur’an Kursu açtıklarını, toplantılar yaptıklarını, Yozgatlıları bir araya topladıklarını anlattılar. Gezi programları düzenlemişler, Kurs bitirme programları ile törenler yapmışlar. Yemekli-çaylı toplantılarda birlik ve beraberliği-kardeşlik duygularını işlemişler. Tabii ki, özlemlerinde yine Yozgat var. Seherin vaktinde ezanı duyup Gamı ve kederi bir yana koyup Büyük Cami’de imama uyup Sabah namazını kılmak isterdim. Kırgızistan’da halkın dine susadığını, Din Görevlilerine saygı duyduğunu anlattı Ali Hocam. Fakir-Yoksul bir halkı var, diyordu. Her programımızda Kırgızistan’da ki kardeşlerimizle, Kırgız Türkleriyle kardeşliği dile getiriyoruz” demişti.
Bir yandan Türkiyeli dostlarını toplarken, diğer yandan Kırgız dostlarını bir araya getirerek dostluk-faaliyetleri’nde buluştuklarını ifade ettiler. Kırgızistan’ın Narin Eyaletinde Ahıska Türklerinden övgüyle söz ettiler. Ayrıca Karahanlılar’ın başkenti Murana’da yaşayan Çapanitze, (Çapanzadeler) halkından bahsederek onlarla buluşup Yozgat-Tokat-Konya diyaloğunu gündeme getireceğini anlatmıştı. Çapanitze tabiri ile Çapanoğulları’nın ilgisinin olup-olmadığını araştıracağını söylemişti. Her şeyi özledim dağı ve taşı Yazları bırakın boranı-kışı Gözümde tütüyor şu arabaşı Kaşıkla suyuna dalmak istiyorum Ali Karaca Hoca geçen gün yine beni aradı. Bu defa Kırgızistan şiirini yolladı emaille. Yozgat’a, hemşehrilerine, arkadaşlarına, din görevlisi tüm dostlarına bizim aracılığımızla selam söyledi. Bizde bu selamını sizlere ulaştırıyoruz. Ali Hoca 300’ün üzerinde şiir yazmış, şiirlerinde dini konular ağırlıkta olduğu gibi Aşk, Sevgi, Özlem, Gurbet gibi konularıda işlemiş. Hece ölçüsünü kullanıyor, şiirleri akıcı, üslubu güzel, dili de oldukça sade. Mani tarzında yazdığı şiirlerini severek okudum. Elime ulaşan, Kırgısistan şiirinden bir örnek sunuyorum sizlere. Bura Kırgızistan, bura dağların Kara bulutları deldiği yerdir Bura asırların ve de çağların Arayıp adını bulduğu yerdir. Urumçi’den Viyanaya uzanan/Tur’an ın davasına sevdalanan/Kızıl Elma Sevdasıyla yanan/İçi volkan gibi dolduğu yerdir. Ne devletler çıkmış bir kaç çadırdan/İmparatorluklar çıkmış boylarından/Umutsuz olmamış, korkmamış zordan/Titreyip kendine geldiği yerdir. Ulu Hakanların otağı kurup/Körüklerle Yalçın dağları yarıp/Türkistan diyerek adını verip/Adını buradan aldığı yerdir...” Evet biz de Ali Hocama Yozgat’tan selamlarımızı yolluyoruz. Gönlü şen olsun, Yozgat bıraktığı gibi duruyor. Özlemlerinin bittiği, yurduna kavuştuğu gün bayramı olsun inşallah!
O yiğit bir Yozgatlı, hem görevini yapıyor, hem kardeşlik duygularını işliyor, hem de Türkiye elçiliğini sürdürüyor. Türk-Kırgız kardeşliğini yaşatıyor. Selam sana Ali Hocam duyarlı yüreğine selam
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.