1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1741
Okunma
küllerinden doğdum ben senin
sen eksik kelimelerin ruhundan
dünyayı tekrar yaratıp
tekrar yıktığında
sen Eselmaya
gittiğinde ben olmayacağım
zamanın sinekleriyiz eselmaya
camlarından öteye geçemediğimiz
yaşayamadığımız hayatların
karanlık labirentlerinden ışığa
koşan...
sen ışığım mısın Eselmaya
bir anka düşün
talihsiz serüvenler içinde
kaf dağının ardınca
herşeybir şeyler içinde
yokluk varlık
çokluk teklik içinde
Simurg’dan Anka’ya yanıp kül olduğunda
sen Eselmaya benim kaf dağım mısın?
Eselmaya
ruhumun dehlizlerinden
Semaya açılan kapıdan
birden bire tekrar doğacaksın.
şimdi Eselmaya
kapat gözlerini aç kollarını
kendini zamanın boşluğuna
sonsuzluğuna bırak
bırak
her bakışınla zamanın akışından
bir parça eksilsin
sen Eselmaya
eksildiğim yerde olacaksın...
Ahmet Bilgiç