11
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
822
Okunma
dizime uzanan bu kimsesizlik
en kuytu yanıma dokunuyor
ve o ninni
haliç’in her yanına devrilen
anason gibi yakıyor
tenine bile dokunamadan
yabancın şehri terk ediyor
parlayan soğuk cüzdanımda
kimliğimi görsen tanıyamazsın
ağzı açık unutulmuş şarap şişesi gibi
mantarı kuru
kaskatı bacaklarım seğiriyor
o bilir
yeşil paltonun sol cebinde ciğaram
çoktan gazı bitmiştir çakmağın
ya da donmuştur parmak izi değmeyeli
o giderken
gardrobu mum yakmıştır
bütün gümüşler erimiştir
bense ona
şubat vapurları kaldırıyorum
eylüle gebe.