(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
MAVİMSİ KADINLAR şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
MAVİMSİ KADINLAR şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Hanımefendi Okurken mest eden bir şiirdi. Her şiirinizde ayrı bir NEFASET yaratıyorsunuz. Kutlarım ALKIŞLARLA gönülden.
Güneşe verdim doğumun ıslaklığını avuçlarımdan hatta bekleyip metalik yağmur bulutlarının ardında kemana ses olmayı bildim sevdaya olduğum kadar her rengimi kattım maviye deniz boyandı bana haydi şimdi yüreğim vur! ki olmayana ergidir aşk savur ha savur…
ben, saklandığım sandık kokularında lavanta mavisini okşardım bir de hiç olmayan bisikletimi sürerken rüzgara kapılan saçlarımın hülyasını saklı kasabadaki sedef kumsalında altına durup karadut ağacının üzerime düşen düş lekelerini ve onların denizle birleşiminde bıraktığı rengi balıkçı ağlarında yamanan eksik yarınlarım gibi kırılgan prizma sandığım adımın bilemezdim daha yansıyacağını her tonunun haydi şimdi hayata bir es! ki çekebilmeli derin bir nefes…
siz, şaşkın bakışlarınızla umursamadığınız günlerin fotoğrafını dahi çekemezken özgürlük naralarına peltek dil olurdunuz özüne düşmemiş hecelerin yazım yanlışlarıyla yakışmazdınız kurdeleli saçlarınızla sek iz olmaya denizli türkülere perdesiz sesiniz yenilik ruhuna yetmezken ökçeleriniz ahh ne çok küçüktünüz (sahi hiç olmamış mıydı çocukluğunuz) ........................ Yanağımızın kıyı kasabalarına sevincin bezirganları uğradığında tanımıştık renkleri. Değerini kendimizin biçtiği yaşam urbalarına gülücükler resmedip, pazen entarilerle kırlarda koşmuştuk ve o hiç olmayan bisikletle bir ömür dolaşmıştık. Sonra, ipek yollarını aştı kervanlar ve ipekler serildi aşkın yataklarına, ucuz mutluluk hülyalarına gözlerimizden yaşlar düştü ve biz o kadınlı erkekli saraylarda ömür tükettik, kendi krallığımızı kaybedene kadar... Sonrası bir şiir ve bir yürekten dökülen şiirin o sözleri... Ne kadar yalın ve ne kadar isabetli bir vuruş... Yazarına yürekten alkışlarımla...
ben, en çok azur mavisini sevdim ufuk çizgisinde denizi toplayıp eteklerime varmak için koştuğumda son perdahı geçtim boğaz naresiyle konkav ruhuma pota pota altın ışıdı, cevahirler yüklendim diplerden güneşe verdim doğumun ıslaklığını avuçlarımdan hatta bekleyip metalik yağmur bulutlarının ardında kemana ses olmayı bildim sevdaya olduğum kadar her rengimi kattım maviye deniz boyandı bana haydi şimdi yüreğim vur! ki olmayana ergidir aşk savur ha savur…
AYAKTA ALKIŞLASAM OLUR MU... HAKİKATEN SON ZAMANLARDA OKUDUĞUM EN NEFİS ŞİİRLERDEN BİRİYDİ... SİZ ŞAİRSİNİZ...MAVİYE BAYILIRIM HİSSETTİRDİNİZ TEŞEKKÜRLER EMEĞİNİZE YÜREĞİNİZE... VAROLUN BU KALEME SAYGILAR SUNUYORUM...
ben, turkuaz mavisiyle büyüdüm özgürlük kokan vatan şiirlerinde Nazım’ın takasına selam veren dalgalarda ak alınlı, al yanaklı gençlerimin umutlarınca gurbetinde kaldığım her toprağımın kokusunda ziyneti taşıyan hırçın endamlı nazlı gelin gibi Boğaziçi’nde ihtişamlı akıntının yatağında sırtımı da yasladım mı Dolmabahçe’ye haydi şimdi sus! ki dinleyelim huşu ile sanılmasın mahsus…
Kalemine sağlık can dost. Güzel bir şiir okudum. Bu gün büyük vatan şairi Nazımın adını siyasi rant aracı olarak kullanan zihniyeti bir kez daha kınıyorum. Sevgiyle kalınız.
Okurken mest eden bir şiirdi. Her şiirinizde ayrı bir NEFASET yaratıyorsunuz. Kutlarım ALKIŞLARLA gönülden.
Güneşe verdim doğumun ıslaklığını avuçlarımdan
hatta bekleyip metalik yağmur bulutlarının ardında
kemana ses olmayı bildim sevdaya olduğum kadar
her rengimi kattım maviye deniz boyandı bana
haydi şimdi yüreğim vur!
ki olmayana ergidir aşk savur ha savur…
Yan yazılmış bir sekiz kadar saygılar...
Âlimoğlu