6
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
3007
Okunma

tüm katliamlar, tüm erken insan ölümleri için
...
Uzantılarım
Utançlarım
Sensizliğim…
Arkama gizlenmiş, hüzünlü bir koyak gibi.
Selamını yürürken düşürüyorum
aşklarını
martılarını
çoğulcu bakışlarıyla kaybetmeden, kaybedilmeden
kendime sataşmalıyım,
ölmek kadar yılışık
…
Gitme,
Olmaz mı?
…
Bulaşıcı bir veba kadar,
en çarpıcı yanımla asıyorum kendimi.
Hiç ağlamıyorum,
yaşantılarım bunlar, bu değil
ölümlerim bu olmamalı diyorum; anlamlı anlamsız.
Beni kendinde taşı
Beni en olmadık ilahların gölgesinde taşı
ya da sünepeleşmiş bir ilkbahar kavşağından dönerken,
Soğuk kaldırımlar arkasından taşı beni.
…
Bir parşömen kâğıtlı gece de sabahlarken ömrüm,
geçerken
mahalle tatlıcılarının arkasına gizlenir bakışlarım.
Tinerci ürkeklikler ardında
Sahipsizce, sahiplenirim onları.
…
Gitmem gerek
Anlamsız bir güler yüzle
Usulca sıvışmalıyım
Yarınım son bulursa, geri dönerim belki.
…
Bak dünya ne kadar da yaşlı,
Bir kayıp sonsuzluk gibi.
2005