(Şehitlerimize ithafen!..)

Karanlığın ardında kol geziyorken ölüm
Ölüm ki; yüreğinde vuslattır Mehmet için
Mademki göz dikildi Vatana bölüm bölüm
Hak vaki olsa, canı, hasattır Mehmet için

Şeb-i Aruzdur ölüm, düğün dernek kurula
Silah tutan ellere al kınalar yakıla
Ne demektir şahadet, koç yiğide sorula
İmanı bedenine pusattır Mehmet için

Fatih Sultan Mehmet’tir, ya da Baltacı Mehmet
Memleketi ya Düzce, ya da Kütahya Emet
Bayrak için can vermek, İlahi Hak’ka hürmet
Uymak için davete, fırsattır Mehmet için

Namerdin ardı sıra adım adım gezerken
Postalının altında nice devler ezerken
Diz çöktürüp kahpeyi sıra sıra dizerken
Yedi düvel, öfkeye, vasattır Mehmet için

Merak edenler vardı! .. Şimdi yaşamıyorlar
“Yeni it’ler” türedi, sırayı bekliyorlar
Eceline susamış, belli ki bilmiyorlar
Unutmadan not etmek fıtrattır Mehmet için

Vekâletle(!) kahpeye borazanlık yapanlar
Fırak giyip Ülkeye bezirgânlık yapanlar
Vatan’ın bir kısmına(!) hükümranlık(!) yapanlar
Sizi tarihe gömmek bir şarttır Mehmet için

Saklanın isterseniz, Cudi, Gabar, Kandil’e
Güvenmeyin buradan,” uzatılan mendile(!) ”
O mendil sallayanı, tutup, sizle Erbil’e
Leşinizi yatırmak, bir “ant-tır” Mehmet için

Belli ki unuttunuz, farz oldu hatırlatmak
On beş yirmi yıl da bir, gerekir tokatlamak
Be deyyus kefereler, sizi bir bir haklamak
Gerek ise,”tekerrür” bir haktır Mehmet için

Dahlimiz’de kahpeler, sınırlarda eşkıya
Bere’liyi görünce diyeceksin “keşke ya”
Bu öyle bir kâbus ki, “karabasan” ne ki ya
Size “ölüm” aratmak, murattır Mehmet için

Hatırladınız dimi? ! Lakin geç oldu vakit
Tarihler yazıyordu “Akit vardı bir akit”
Vade made yok artık! .. Canların hepsi nakit
Damarlarında kan’ı “Fırat’tır” Mehmet için


Kadir Albayrak