0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
17
Okunma
Cide
(Defter No:4)
1/a)
Cide güzeldir
Doğasıyla,tarihiyle özeldir
Hele bahar aylarında
Mayısta başlayan
Bülbül aşk seranatları
Haziranda kurbağa gillerin
temmuzda düğünlerin
Ağustosta cırcıların
Şenlikleri uğultularıyla
Bir başka güzeldir
Saymakla bitmez güzellikleri Cide’nin!..
1/b)
Burası Cide…
Kastamonu’nun şirin sahil ilçesi
Kaldığım ev Halk Bankası üstü…
Binanın arkası bahçe…hem ne bahçe
Sahil olur da,hele Cide’yse olmaz mı!..
Haziranın son cuması…ilçenin pazarı…
Bu sabah yine bülbül sesleriyle uyandım
Aşk nameleri terennüm ediyor olmalılar
Uyku sersemiydim,imrendim…
Elekten elenircesine yağmur..
Çiçek,yeşillik,yağmur ve toprağın
Kendilerine has kokularının harmaniyesi…
Gönül derdine derman diyesim geliyor..
Öyle bir an oldu ki;
Dalı, balkon duvarına değin uzanmış
Gülün yaprakları arasında söyleşen
Bülbülü kendim, gülü seni sandım…
Düşündüm ki sen Ankara’da…
Cide’de,bekarhanedeyim..
İrkildim,alıklığımdan uyandım
Mecnun oldum,kerem kerem yandım!..
Haziran 2004/Cide
Xxx
Senin için
2-
Nerde bir güzel görsem seni görmüş gibi olurum
Tırnaktan saç teline değin enine boyuna
Seninle kıyaslar dururum
Senden güzeli çıkarsa dayanamam ölürüm
Ölürüm gülüm senin için senin için
Gecelerim hayalinle gündüzleri
Dikenleri bile nar çiçeği gül görürüm
Senden ala çiçek.gül çıkarsa dayanamam ölürüm
Ölürüm gülüm senin için senin için
Oy gülüm oy!..
Özlemine,sitemine dayanamam asla
Kusurum varsa kerem eyle bağışla
Yağmurla yaşla gel başını göğsüme yasla
Tutuştur,yak beni keremi yakan ateşle!..
Bilemiyorum,kahrın, sitemin niçin!..
Rüyamda,hayalimde yanımda
güldüğünü görmesem,ölürüm gülüm
Ölmeden ölüyorum senin için,senin için!..
Cide
3-
Oy gülüm oy!..
Ala beni,kara beni… gidin deyin yara beni
Hasreti,özlemi içimde dağlar gibi sıra sıra
Oflayıp,puflayıp yakmasın içimi çıra çıra
Kerem etsin sağlık haberini salsın arasıra
Üzmesin,dertlendirmesin beni kara kara
Dayanırlığım kalmadı, uçun haberci kuşlar
Uçun gidin böylece deyin yara beni..
Cide
Xxx
4-
Baktığımda gördüğüm,koca aynasında
Kimilerimiz kurt,kimilerimiz kuzuyuz
Kimilerimiz kötülüklerimizin, kimilerimiz
İyiliklerimizin kurbanlık birer koçuyuz!..
Baktığımda gördüğüm,koca aynasında
Sival olunmaz olmuş ne halden ne hatırdan
Şükr edesimiz geliyor tekme yemediğmize
Beklenmedik her an bir kara katırdan..
Xxx
5-
Ay doğarken uyuyamam
Dalar, dalar anıları hatırlarım
Kalkar kalemi alırım elime
Hep seni yazar satırlarım…
Alaca karaca bulutlar arasında
Sana gelir fincan yüklü kıtırlarım
Sakın ürkütme param parça yüreğim!..
Uyutmaz beni hayaller,sanılar anılar…
Dolunay, denizde dilek kandili ışıldarken
Uyuyamam seni bulacağım umuduyla
sahilinde bulurum kendimi…yeşil cide’nin!..
6-
31 Ağustos…
kimi morumsu kimi kurşuni,
Bulutlarla süslü mavimsi gök
Güneş buzlucam ardında
Karadeniz camgöbeği renginde
Yüzmekte olan milyonlarca
kuğularla ayrı güzellikte deniz!..
Geboğlu yine sisli haliyle gelinliklerler içinde
Elmalar kırmızı,kırmızı yanaklı bahçelerde
Kimi esmerleşmiş,kimi hala mor böğürtlenler!..
Böğürtleni çok seversin bilirim gülüm..
Buralar çok güzel ama sen yoksun
Sen olmayınca cennetten bir köşe gibi
Olan bu sahiller bile susuz çöl bana!
‘Mutlu günlerin ömrü az olurmuş ‘
Üçüncü hafta sonu bırakıp gittin
Hasretinle kaldık yine başbaşa gülüm!..
Bir çınarağacının dallarında açılmış güller,
Dolunaydan mavi göğün süsü hiç solmayan
Mehtap tülü gibi dünyamda sen bin yaşa gülüm!
Ağustos 2004/Cide
Xxx
7-
Estin gittin gülüm ince yel gibi
Akıp gittin duru, berrak sel gibi
İletişimi sağlayan görünmeyen tel
Bırakıp gittin bülbüle küsmüş gül gibi!..
Yine de üzülme,kederlenme sen gülüm
Ac kalsam, anılarınla doyarım,susuz kalsam
hayalinle kanarım.. Sahile inince,eve dönünce
hep seni anarım siyatik gibi,sızı gibi ince,ince!..
Cide
Xxx
8-
sihirli bahar yelidir eser eritir dağları kardan yana
bülbüller ötüşür gülden,arılar çiçek açmış nardan yana
erir de gider yürek yağım hasretim gülyardan yana
ah gülün kardan kıştan değil; sevgim bahardan yana!..
yaz geldi güneş yakar oldu, yağmur yağdı toprak
özlemi çekilen yar gibi,yavru gibi kokar oldu
aşkın özlemı ateşten bir dere nehir oldu
kılcal damarlarımda ılık ılık akar oldu,
batım ufkunda olan akşam güneşi döne döne
doğmakta olan gül yanaklı dolunay’ a bakar oldu…
Cide/2004
Xxx
9- sahilde
Okşayıcı bir meltemdir,yosun,iyot
Balık kokusuyla denizden esti
İçime sinip tiner gibi kesti nefesimi
Balıkçı teknemi çektim sabır limanına
Bağladım halatını halkalı demire
Beklerim ki gelsin izmirli sevgilim emire…
10-
Bekledim dolunay doğdu, deniz ışıldadı
Oynaşan dalgacık yıldızcıkları kıpır kıpır
Hayali teknem beşik gibi salınıp,yalpalamada
Eritti, tüketti sabır taşımı zaman kemire,kemire
Bekledim,bekledim; gelmedi, izmirli sevgilim emire!
Eylül 2004/Cide
Xxx
11-
Sevgilim,sevgili yolcum
Bartın- Ankara arası o mutlu yolculuktan beri
Seninle, hayalinle geçiyoır günlerim
Nabzım,kalbim seninle atıyor
O denli iz bıraktığına inanmanı isterim
Senin de aynı duygular içinde olduğunu
Rüzgar fısıltısıyla söylüyor bana hislerim
Xxx
12-
Defnesi, zambak,iğdee kokusu bir yandan
Şaraba kesilmiş akşam güneşi bir yandan
Büyülemiş beni her güzeikte bir esrar var
İlla da hasretiyle buram buram gül yar
Karadenizi içeceğim ama kadehim dar!..
Yar, yar!..
Bekri Mustafa hayalinle bahtiyar!..
Eylül 2004/Cide
Xxx
13-
--Alo!...gel sevgilim gel diyorum…
--Gelmem,gelemem diyorsun
--Gelmez isen gülüm bilesin ki
Aleme geniş olan dünya bana dar olur
Bahar yağmurları bile başıma yağan dolu kar olur
Efkar basar akşamları kurulur çilingir masam
Umudum mezem, dolunay şarap kasem olur
Hayalin nedimesi perilerle gelir beni bulur!.
Ekim 2004/Cide
Xxx
14-
Ayran yapıyorum için yok
Karasinekler üşüşüyor
Kişeliyşorum kaçan yok
Gözüm kapalı kapıda
Yalnızlıktan başka açanım yok
Işığım sönse yakanım yook
Gözlerim ışıldıyor bakanım yok
Yaalnızlık meleklerinden başka
Halimi bilen, hatırlayanım takanım yok
Senin gönlünden başka inan gülüm
Gözümde gönlümde bir makam yok
Xxx
15—
Sevgililer Günü, bugün.
‘Yer gök sevgi üzerine’ demiş bilgeler
Elimde sevgi için pembe,barış için beyaz
Geldim işte sana iki dal yeşil yapraklı gül ile
Konuşalım istedim tatlı dil,barışalım gönül ile
Çektirmeyelim artık biz bize bunca acı çile
Mutluluğun ayağına sabun koymayalım bile bile
Ya benden muradını dile yada ikimize güle güle
Dedik ya sevgililer günü, bugün;
Unutalımdiyorum dünü yıkayalım gel
İçimizdeki kiri,kini…s evgi duru suyu ile
Cide
16—
Vayy beee!..
Geçmişim geleceğim
Ağa torunu, züğürt oğluyum
“Geçmişimden değil, geleceğimden sorumluyum!”
Kırlarda bittim dikenli değil dikensiz gül bittim
Toprağa kök, mavi göğe açılmış dal oldum
Kar’ına ,kışına, kahrına katlandım, dağlarımın
Kurdunu,ayısını,tilkisini,çakalını gördüm
Hepsini ayrı ayrı sevdim yurdumun…
Vefalı dostlarımız kırlangıçyla,kekliği
Güverciniyle gönül diliyle konuşur oldum
Kurtlar, kuşlar ve tüm kader arkadaşları ;
“Buralarda karın doymaz, yüz gülmez…
Mezar taşıyla övünülmez.. Kalsaydı onlara kalırdı
Doysaydı bizim doyardı,gülseydi bizim gülerdi…
‘Doğduğun yer değil doyduğun yer!..” deyip
Öğüt verip, hayat yolu gösterdiler…
Kuşlarımzdan sevgi,çiçeklerimizden
Aldığm,içime sinen reyhalarla;
12 yaşımdanberi abbasım yoldan yola
Yetmişime merdiven dayamışken yaşım
Berdevam,ver devam… vermeden mola..
Ekmek kapım okumak,öğrenmek oldu benim…
Okudukça mayalı ekmek yağmur sonrası
kavruk toprak ,dağlarımın kekiği;
kekremsi,kekremsi tatlanıyorum…
Çiçekten çiçeğe arılar gibi kanatlanıyorum…
Dedik ya:
Ağa torunu, züğürt oğluyum!
“Geçmişimden değil geleceğimden sorumluyum!..”
Cide ve sahil
Xxx
Not : Elmadağ Kargalı semti
bahçeye özlem dizeleriyle