Sürüp tarla yaptık kadim bozları (1)
Baktım çiftçi olmuş maça kızları.
Harmanlarda az mı yuttuk tozları
Çeçi doldurmayan evinsizler var. ( 2 ), ( 3 )

Gölleri yurt tutmuş yaban kazları
Türkülerden tezat çalar sazları
Bir kez açıldı mı şom ağızları
Susmayı bilmeyen mesmursuzlar var ( 4 )

Kış ayında kırdık arktan buzları
Mağaradan kazıp çıktık tuzları
Sağmal sürüsüne kattık yozları (5 ), ( 6 )
Farkını bilmeyen bilgisizler var

Toprağa beledik yeni doğanı ( 7 )
Yufka ekmeğine dürdük soğanı
Bal yapmaz arılar sardı kovanı
Peteği görmeyen sevimsizler var

Ekizoğlu kalmadı mı bir neşe?
Pervaneler gibi koşma ateşe!
Ayçiçeği pervanedir güneşe
Sırrını bilmeyen beyinsizler var
Ankara, 20250125

DİPNOTLAR:
1: Boz: kadimden beri hiç sürülmemiş ham toprak
2: Çeç: samanından ayrılan buğday, arpa yığını
3: Evin: 1. bir şeyin içindeki öz. 2. buğday tanesinin iyice olgunlaşmış özü, içi.
4: Mesmursuz: 1. Zevksiz, yavan, dinlemeye değmez. 2. Sözüne değer verilmez, tatsız tuzsuz konuşan, saygısız (kimse). 3. Yakışıklı olmayan, çirkin yüzlü (kimse).
5: Sağmal: sütü sağılan inek, koyun, keçi
6: Yoz: doğum yapmamış başıboş yayılan keçi, koyun
7: Belemek: Bebeği beleğe sarmak, kundaklamak ya da beşiğe yatırıp bağlamak.