Yazgıdır tecelli ettiğim
aydınlık rüzgarlarında sen varken
Güzergâhında
şimâldir çatlamış bir efkâr ile
Gönülgâhında bir yelken çizilmiştir belki
Yol merasim bekler münarıfça
kapısında bir söylem ile
Feraseti önceden kıyılmış
vaveylâdır ötesi sonsuz olan
Sırlar alemde buz tutmuş bir yârende kayıp
Çünki seriydi elleri
Zikre
Vuruldukça gönülgâhı deşen bir yutkunuş gibi
Mevsimsiz bir atlıya gaipken lisan ı libâsta
Sözler fûcürden çıkar
Gaflet yorgunluklarına
Söyler misin bana ey Veli
Niçin tövbenin kapısı kapalı.?

Gözlerinden ufku geçer
Azade bir yaprak gibi
asumanda deruni demlerle
Sallanışıdır ebabillerle raksında
Selâ d/okunurken eşreften görmeye maya gibi

Işıklar sobelenmiş bir buket ile çıkar yola
Zaman bir sevgiliye muhtaçken
Aşkın ilk harfi a ile...
Huzura ramak kala bir depreniş sokaklarda
Şehirler tarumar bir sûkünete başı eğik
Mum vurulmuşsa dumanından
Ağ kokuyor virdinden geçen
Bir dimağ güneşinden su/aklı.....
Kuyusunda bir rüya sanki saklı
Her söylenmiş yalanlar
Ve her duyulan
Kul/ağında gerek
Arında bir buket ile seni bekleyeceğim
Bahaneler ile sûküta boğulmuşum
Feri gözlerinden s/argın ve de yorgun
Ermiş ağlarken
nazarın perdesi yırtık yani
Fesahat ile bir hastaya dua eylerken belki
âmelinde tutunmuş bir hâmd ile yolu tesbih taneleri gibiyken belki de ..
Gemi ağırlanır
dimağıyla bir aybikeyi kalbinden...

Kıs sesini tûrkuazın
Kış baştan başa geliyor
Ölmeyiz yani sevmekten
Titreyerek üşüyorsak hidayetin kınayışında
baştan aşağı bir hayıflanış içindir...
Gezgin imgeler....