derim ki insan biraz demir olmalı biraz taş olmalı biraz gökyüzü ya da bir kuş hafifliği taşımalı yola çıkarken de suyu örnek almalı
amazonlara benzemeyebilir insan, ama bir kayın ağacı olabilir koklanmak için bir ıhlamur zorla mahkum edildiği gökdelenden ziyade
mesela ağaçken insan yaprak dökecektir elbette her rüzgar estiğinde, ama birdenbire üşütüp yatağa düşmek niye
derim ki insan düşüncelerini bedeniyle eş tutmalı aynaya tutmalı hergün yıkamalı onları incitmeden kurulamalı temiz giydirmeli çelişkilerini dahi iyi tanımalı ve... sütünü emdiği annenin dilini tanır gibi de bahtiyar tutmalı
evet... sırf iki ayaklı olsa bile insan sorumluluk taşımayı bilmeli hem sağını, hem solunu avuç içi kadar iyi tanımalı, ama en çok soluna kulak vermeli
derim ki kalp dediğin bir et parçası, ama hep soldadır sadık atışları en zifiri gecelerin ıssızlığında bile bir başınadır sabaha çentik atması
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Öyle güzel bir tarifti ki insan için şairem, sol yan ahh ona iyi bakabilse insan, düşüncelerini yenileyebilse, o düşünce ile kalp arasındaki köprüyü sağlam tutabilse, nasıl da arınır hasetliklikten, fesatlıktan, kendini bilir haddini bilir, küçük dağları ben yarattım demez en küçük bir esintiden yıkılıp gitmez.
Yenilenmenin güzelliğini fark eder, varoluşun gayesini anlar, ne güzel dökülmüş kaleminden insan nasıl olmalı, biraz idrak biraz kalp çok güzeldi yüreğine sağlık, sevgimle değerli şairem.
Her şeyden biraz olsun ama aşırı olmasın, öyle oldu mu dengeni kaybediyorsun. Kaldırımda yürürken dökülen yaprakların bütün taşları kapladığını gördüm. Onların sararmış, cansız bedenine basarken içim cız etmedi dersem yalan olur ama sonra düşündüm. Bir çocuk parkına gidim, o yumuşak toprak yine böyle yumak yumak yapraklarla döşeli olsun ve ben kendimi tıpkı çocukken karlara uzandığımız gibi kendimi bırakim. Yaprakları görünce aklımdan geçen ilk şey bu oldu.
Kendini olduğu gibi yerçekimine direnmeden, öyle bi salmak, bırakmak ve mümkünse hiç ilişilmeden, bütün seslerin uzağında, birkaç saat doğayla baş başa, iç içe sarmaş dolaş olmak.
Evet buna ihtiyacım var sanırım, şimdi sana yazınca o arzu, heves yine kabardı içimde...
Güzel şiir, yine yüreği sevgi dolu, merhametli ve toprak ana gibi anaç ve şefkatli...Sarıldım sımsıkı sesine canım Tüya'm.
Seninle dertleşmek bana da iyi geliyor. Ben bu aralar dünyaya kulağımı kapattım, bu aralar içime kapandım. Önce bi kendimi bulmam, toparlamam lazım...Dünya bi yere kaçmıyor, zaten tepinecekleri kadar tepinmişler, haşa na sımara perinek ciyoho kerde ser de endi çı buwo?:)
Teşekkürler cano! Ben de seni çok seviyorum gülüm...iyi hafta sonları...
Evet, canım Gule, çok haklısın... Ma ömrümüz hep dengeyi bulmaya çalışmakla geçiyor paldır küldür yaşarken. :) Bazen ayağımıza takılan taşları heybemize doldurmaktan yürüyemez hale geliyoruz. Karıncayı incitmeyelim, ağacın dalını kırmayalım, ırmakları kirletmeyelim, kimseye yan gözle bakmayalım derken biz; birileri atom bombası deneyi yapmak istiyor. Bu barbarlık, bu nefret, bu para faşizmi nereye sürüklüyor evreni bilmiyorum, ama beynim büsbütün allak bulak oluyor seyirci kalmaktan. Ma şimdi ben napim, Gulam? :))
Canım ya, seninle dertleşmek harikulade bir terapi aslında, bir de şu karanlık, şu mecburiyetler olmasa...
Seninle dertleşmek bana da iyi geliyor. Ben bu aralar dünyaya kulağımı kapattım, bu aralar içime kapandım. Önce bi kendimi bulmam, toparlamam lazım...Dünya bi yere kaçmıyor, zaten tepinecekleri kadar tepinmişler, haşa na sımara perinek ciyoho kerde ser de endi çı buwo?:)
Teşekkürler cano! Ben de seni çok seviyorum gülüm...iyi hafta sonları...
Evet, canım Gule, çok haklısın... Ma ömrümüz hep dengeyi bulmaya çalışmakla geçiyor paldır küldür yaşarken. :) Bazen ayağımıza takılan taşları heybemize doldurmaktan yürüyemez hale geliyoruz. Karıncayı incitmeyelim, ağacın dalını kırmayalım, ırmakları kirletmeyelim, kimseye yan gözle bakmayalım derken biz; birileri atom bombası deneyi yapmak istiyor. Bu barbarlık, bu nefret, bu para faşizmi nereye sürüklüyor evreni bilmiyorum, ama beynim büsbütün allak bulak oluyor seyirci kalmaktan. Ma şimdi ben napim, Gulam? :))
Canım ya, seninle dertleşmek harikulade bir terapi aslında, bir de şu karanlık, şu mecburiyetler olmasa...
""Şiir her şairin yaşam biçimidir. Onun için her şair duygusaldır"" Merhaba değerli şair, Eser güzeldi. Biz de zevkle okuduk ve kutladık yürekten, yalansız ve de riyasız Mutluluk ve huzur seninle olsun, tim şiirlerin benzersiz olsun Şiirle, sevgiyle, sağlıkla ve de hoşça kal
Taş olsa bazen çatlar deriz,dirençtir ayakta tutan,sol yanımızda hep onulmaz hüzün hikayeleri,fakat insanı en çok yoran ,kalbi olanlar konuşmuyor şair dost,oysa şarkının dediği gibi ; “Avuç içi kadar mutluluk yeter”
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.