GAZEL
Mahlas: Aşık TURHAL

Baharın müjdecisi, açtı yine taze zel,
Dalında parlar durur, bir lütuf ki özel,
Ne hoştur o rengi ki, dilimde tadı ezel,
Zerdali gazel ey yâr, yanakların bir gazel.

Erken açar da yârim, müjdeler yazın geldiğini,
O tatlı-ekşi tadıyla hatırlatır sevgilinin derdiğini,
Gönül sabredemez ki, bilir vuslatın erdiğini,
Zerdali gazel ey yâr, yanakların bir gazel.

O nazenin rengi, yârin al yüzü gibi nûr,
Bakanın gözünü alır, gönlünde ateş yakar, kor,
Bu meyvenin güzelliği, gönlüme huzur sunar,
Zerdali gazel ey yâr, yanakların bir gazel.

Yemeden durulmaz ki, bir lezzet ki dilde kalır,
Aşkın neşesidir bu, dertleri bir bir alır,
Hasretin sonunda, gönül muradına erer, bulur,
Zerdali gazel ey yâr, yanakların bir gazel.

Sanki yârin dudağı, o ince kabuğu sarar,
Her ısırdıkça canım, içime neşe dolar, yarar,
Bu tatlı meyve gibi, aşkın dermanı yarar,
Zerdali gazel ey yâr, yanakların bir gazel.

Bağımızda yetişir, bize özel bu nimet,
Sevenler anlar ancak, ne büyük bir hikmet,
Bu fâni dünyada, bize sunulan bir cennet,
Zerdali gazel ey yâr, yanakların bir gazel.

Aşık TURHAL söyler: Dilde tadı kalır ki,
Yâr eliyle sunulan, her şey ne güzeldir ki,
Bu aşkın meyvesi, gönlümde ezelden dir ki,
Zerdali gazel ey yâr, yanakların bir gazel.

Hüseyin TURHAL