5
Yorum
23
Beğeni
4,9
Puan
306
Okunma
Kalk yerinden
Yelpazesi senle yürüdüğümüz yolun kırbacı olan bir sonbahara
Uzaktan güldüğünde zihnime kuşları salan bir özgürlüğü uyutma
Doğrul çemberinden
Çağlayan bir nehrin göz kırpmasına yüreğimin ışıltısı serenat sayar
Senin vatanından ayrılan bulutun ağladığı yerde yeşillenirim ben
Karanlığın sürmeli bir şölene hazırlandığını görür ihtişamlı bir güzel
Avucundan sıyrılan yıldızın harmanı oluverir ıslıklı bir aşkın gecesi
Uykusuzluğun iç çektiği bir matemin seyrine ölümün kolları uzanırken
Yalnızlığını gölge ettiğin hakikatin tekmeleri vurur uysal başın ensesine
Bir sır
Ta ötelerden beridir çözmesine ramak bile kalmamışların yel değirmeninden
Bir sır ki
Âdem’in oğullarından sıyırır kendini
İbrahim-i bir duayla kimsesiz çöllerden
Bir Karan-i hırkasına üfler sessiz ve derinden
Uslanır evrenin en inat yavanlığı
Bir deve sırtını sıyırır kibrin hengâmesinden
Büyük bir tufan beslenir en ihtişamlı sesten
Ve azat eder ıssız bir sezginin kıyısından
Kıyı şeridinden, aşk çemberinden
Yel değirmeninden, ağaç kovuğundan
Gizlendiği en bedbaht göz kapağından
Herkes ürkütür kendince
Bir çatlak sızarken
Emanet edilmiş sırrından
Bense ötesini sırtına yüklemiş giderken
Tahliyesi var ruhumun bir şiirin mabedine…
5.0
93% (13)
3.0
7% (1)