0
Yorum
8
Beğeni
0,0
Puan
88
Okunma
Işık içimde sıcacık,
oda lambası titrek bir umut gibi,
sırtımı dayarım ona,
yüzümle karanlığı yoklarım.
Camın ötesi sessiz,
gökyüzü derin bir yara gibi,
ne sokak lambası teselli verir,
ne de yıldızlar şefkatle bakar.
Arkamda hayatın alışılmış nefesi,
önümde bilinmeyen bir boşluk.
Aydınlığa sırt dönmek cesaret midir,
yoksa karanlığa alışma telaşı mı?
Belki de ruh,
hep ulaşamadığına yönelir,
ışığın huzurunu bırakıp,
karanlığın sırrına tutunur.
Ve ben,
kendi gölgemin bile beni terk ettiği yerde,
dışarıdaki karanlığa bakarken,
içimdeki ışığı fark ederim.