EYLÜL
Koca bir hayattır Eylül
Başlıbaşına bir mevsim
Sayılı gün değil
Hatırlı bir gün,gizemli bir ay,doyumsuz bir aşktır.
Içinde her rengi barındırır diyor şair;
Hüzün ayı Eylül...
Kalemi ona odaklı,
ne yapsa
Eylül’ de,
takılı kalıyor zamanın yelkovanı.

Oysa ki ömür değilmiydi kısa olan.
Takvim değil miydi,
günleri solduran?
Gözlere dünleri aratan.

Sadece bu vebali Eylül’e yüklemek,
haksızlık degilmiydi?
Hazan,yaşamı içine alan tılsımlı bir
öykü,
biraz deli dolu
Biraz vurdumduymaz
Biraz düşkünlük
Biraz ayrılık.

Ayrılık demişken,
ölüm gelir hepimizin aklına değil mi?
Bu kabullenişi içine sindirir de insan,
nefes alırken ölü gibi yaşamak,
asıl hazanı yaşatır ya,
işte öyle tuhaf birşey, nefes almak.
Sevdanın ucuna asılı kalmak

Eyy yar..!!!
O zaman dökülür dalından yaprak
Düşer sere serpe.
Dolaşır ayaklarına yarım kalmış yüreğim.
Ben gece yarılarına,
adımı yazdığını nerden bileyim.
Esmer gecelere inat ,
ateş düşer
Sevdalara..
Sürüklenirsin hazana düşen yaprak misali,
arkasına bile bakmadan giden yılların
ardından.

Neydi alıkoyan bizi,eksik olan neydi?
Akıl kârı değildi gelmeyecek günün
üzerine plan kurmak.
An sonrasına hakim olamadığımız
hayata fazla anlam yüklemek.

Alıp başımı gidesim var
Bu Eylül’de..
Hadi varsayalım gittin
Silinecekmi yüreğindeki izler.
Suyu çekilmiş hayat dalının,
Bir daha yeşerecekmi budağı.
Güz gülleri donatacak mı,
gönül bahçeni.
Bülbüller müjdeleyecek mi baharı yeniden..

Ya sen sevgili
Ya sen..
Şarkı olup dökülecekmisin
dudaklarımdan..
Uykularımı süsleyecek mi,
Esrarengiz gözlerin..
Buğulu bakışlarla
Seyre dalacakmısın,
varlığıma ?

Kim isterki ayrılık düşsün gönüllere
Öksüz bıraksın yürekleri.
Ayrılık çanları ,çalınca kulaklarda
Camı kırık pencereden
Baka kalırsın iki nemli gözle.

Sonbahar değilmiydi
Seni benden ayıran
Kor düşüren yüreğime
Boğazıma düğüm düğüm,
takılı kalan.
Yutkundukça canımı boğazıma getiren
Sonbahar sen değil miydin?
Alacaya vurduran akşamlarımı.

Doğacakmı Güneş, eskisi gibi,
saçlarıma?
Okşayacakmı deniz rüzgarı yüzümü?.
Tan yeri ağaracak mı ömrüme?
Yeniden yeşerecek mi umutlar?
Kızıla boyanacak mı gökyüzü?.
Ne dersin sevgili
Ne dersin..
Sevecek mi yüreğimiz
O Eylül’ü?
Sonra yine,
O Eylül değilmiydi
Seni bana getiren
Yeşerten yüreğimde dalımı budağımı
Açtıran gönül ağacında çiçeğimi.
Ömrüme armağan eden seni
O Eylül değil miydi..?

Dökülen her bir yaprak
Acıtsa da yüreğimizi.
Tarifi olmayan renk cümbüşü,
alır aklımızı başımızdan.
Ölüme alışmak,
ölümü sevmek gibi birşeydi bu.
Hadi şimdi el salla
Ayrılık vakti,
Geceye yaprak olup düşen,
O Eylül,değil miydi?

Söz vermiştin,
Herşeye inat solmayacaktın
Kapılıp kalmayacaktın
O yalancı hazana,
O sümbüle.
Hadi şimdi el salla
O vefası eksik Eylül’e.
##06/09/2021##
(ÖZTÜRK ÇETİN ELİF)