Gün kararır İsabel
Yalnız ve ölüme mahkûm yaşlılar
Sıcak sahilleri özlerken
Biçilmiş bir ömrün son mirasçılarıdır
Simsiyah bir titreme sarar bu denizleri
Ben sana söylemedim mi
Yasini, Ta hâ suresini
Henüz yaşamadan ölen
Masum, günahsız, tertemiz bebekleri
Ben yılları unutmuştum
Beynimde uyku anaforları
Taze bir kan gibisin damarlarımda
Konaklarda zemheri bir soğuk
Susmuşum sanki yüzyıl gibi
Bir dokunsan kaynayacak damarlarım
Söyle nasıl kapanacak gurbet çağlarım
Gül şerbeti tutan ellerinde
Çığlık çığlığa sancılarım
Hayır! Biz bu tutkunun da ötesinde
Bilinmeyen bir denklemi çözmeden
Işıklar yanıyor ruhumuzun aynasında
Bak seher vakti dinle bu çağrıyı
Gördün mü denizin titrediğini
O mümin gecelerini
Gazze’nin çiçeklerini
Düştüğümde fısıldayan sessizliğe
Kan tutuyor beni her gece
İsabel söyle ne oldu sana
O merhametle uzanan ellere
Gözyaşları sel olmuş anaların
Bir titreme gelmiş üstüne
Ölüm artık bir korku değil
Sonsuzluk kapısından içeri girince
Aziz Petrus…
Sonra Vatikan neden sessiz
Papa dilini mi yuttu
Siz en iyisi bayan voleybol maçı izleyin
Meşhur… Yahudi sporu…
Kadın ve çocuklara karşı Paintball…
İşte dünyanın en kahraman ordusu
Kaç set kazandı zalimler, utanmazlar
Ar damarı çatlamış, barbarlar
Uykuya hasretken masumlar
Ekmek kuyruklarında can verirken
En iyisi Sırat Köprüsü
Düşeni kimsenin tutamadığı
Mahşerin Survivor’ı

Mehmet Nurettin Üstün