13
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1152
Okunma
Eşkin atlarla geçtim ölümün kıyısından
Gülüm zamansız düştüm bir gönül kayasından
Bilmezdim ilk yokuşu delice tırmanan da
Sormadım nedenini savrulurken zamanda
Bir sevdayı düşledim bilmezken düşmek nedir
Düştüğümde anladım düşmek ölmek gibidir
Bugünden kalma bende yaşamak düş korkusu
Her dağın ardı bir dağ ve her yükseliş pusu
Ne dağ biter ne yokuş kalırsın bir etekte,
Düşer boynun bir yana yediğin son kötekte
Artarken korkularım güneş yarım ay yarım
Kim korkulu düş görse ilk önce ben duyarım
Yorgun düştü bedenim gözüm görmez ırağı
Bir Leyla’yı astılar tırmanırken son dağı
Doluyorum boynuma simsiyah saçlarını
O çoktan çekip gitti üstlendim suçlarını
Her Leyla’nın ardından Mecnun’a kalır bir ah
Katran karası gece kim bekler böyle sabah
Anne elimde olsa gelir miydim bu çağa,
Ben bu düşü görmeden yatardım bir bıçağa
Ecel kuşum çok arsız yavaşça ölüyorum
Sakın aldırma anne ölüme gülüyorum
Özlüyor artık ruhum serin servilikleri,
Gülüm, sana bıraktım bütün mavilikleri
Hayrettin YAZICI
5.0
100% (1)