10
Yorum
30
Beğeni
0,0
Puan
342
Okunma

Bazen kırılırsın…
Ne bir çığlık yükselir içinden,
ne bir kelime dökülür dudaklarından.
Yalnızca susarsın.
Bağırmak, sevdana yakışmaz.
O an bilirsin:
Bu sessizlik bir suskunluk değil,
bir sevda nöbetidir.
Ben hep sevda nöbeti tuttum.
Kimsenin görmediği, bilmediği,
duymadığı yerlerden sevdim seni.
Bir göz kırpışınla yaralanıp,
bir tebessümünle iyileştim belki...
Ama hiçbir zaman kıyamadım sana.
Ben seni öyle yerlerden sevdim ki,
bir suskunluk büyüttüm içimde,
dal dal oldu.
Her dalında bir "keşke",
her yaprağında bir “belki” vardı.
Çayı benden önce içtiğinde,
bir burukluk düştü içime.
Oysa sen şekersiz sevmezdin.
Ama ben, unutulmuşluğun tadını da içtim,
çünkü kıyamadım sormaya.
Yine de içtim…
Yine de sustum.
Gözümün içine değil de,
üstünden baktığında,
ben en çok orada eksildim.
Sana dair tüm cümlelerim,
boğazımda virgül oldu.
Konuşmadım.
Çünkü senin suskunluğun bile,
benim bağırışım kadar kıymetliydi.
Bir sabah “günaydın” demedin,
ben o günü sessiz saydım.
Bir doğum günümde gelmedin,
ben takvimi yırttım,
o gün yaşamadım.
Ama seni hiç utandırmadım.
Çünkü bir kalbi sevmek,
ona koca bir dünya gibi davranmak demektir.
Ve senin kalbin ne kadar dağınık olursa olsun,
ben hep eşyalarını toplamaya gönüllüydüm.
Bir gün beni duymadığında
sesimi yükseltmedim.
Belki de senin gürültün,
benim sessizliğime perde olmuştu.
Ama ben sustuğumda bile
içimden hep sen geçtin.
Beni değil de bir başkasını anlattığında,
içimde ince ince yağdı kırgınlık.
Ama seni özgür bırakmak,
benim sana olan en büyük sevgimdi.
Fırtınamı bastırdım.
Senin ferahını kendi suskunluğumda yeşerttim.
“Sen abartıyorsun” dediğinde,
kalbimden bir taş düştü.
Ama sana değil,
kendime kızdım.
Çünkü seni anlamak için bunca yol yürüyen ben,
anlaşılmamakla sınanıyordum.
Ama hep sustum.
Çünkü gerçek sevgi,
sitemin içinde değil,
kıyamamanın dilinde büyür.
Peri Feride ÖZBİLGE
07.08.2025