0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
214
Okunma
Ölmeden Göreyim”
Hayalin bu gece düşüme girdi
Sislenmiş anılar, bir perde indi
Rüyalar bahtımı yeniden çizdi
Sihrini bozmadan, ölmeden göreyim
Denizin rıhtımı yakışı gibi
Irmağın tersine akışı gibi
Şimşeğin bulutsuz çakışı gibi
İmkânsız bu sevda, sevde göreyim
Kâbusun hışımla geceye çöker
Bedende ruhumu istemez söker
Mercansı kesiğe tuzruhu döker
Nasılmış böylesi, çekte göreyim
Akşamın sözünü hükümsüz sayar
Sabahla bozulur, fecrinde cayar
Bozulmaz bildiğim tılsımın kayar
Dizdeki dermanı, verde göreyim
Kendini yansıtır aynanın yüzü
İnsanı yorar hep bayırı düzü
Var mıydı özünde ayrılık sözü
Alnıma yazılmış, sil de göreyim
Yıllarca çözümsüz kaldı hep çözüm
İki çeşme olmuş akıyor gözüm
Koşarken ardından yoruldu dizim
Hayrını boşuna, yorda göreyim
Ayrılık denilen lânetli kundak
Ateşi kendinden çatlayan dudak
Iraksak aynada zahirî odak
Kahrını çektirir, çekte göreyim
Bir ismin dolanır yorgun dilimde
Kavuşmak umuttu solgun elimde
Ne kaldı geceden, ne de gülümde
Kopmadan dalından, ölmeden göreyim
Göğsümde yankılan yıllar öncesi
Bakışın vururdu akşamın sesi
Yarım bir şarkının bitmeyen esi
Söylenmez sözünü senle göreyim
Kapanmaz içimde hatıran kadar
Ne zaman desem ki, unuttum, yanar
Yüzünle başlar her yeni bahar
Solmadan gözümde, ölmeden göreyim
Teneffüs ettiğim her nefes senle
Geceyi örterim hayalin renkle
Bir damla düşersin ıssız penceremle
Silinme rüyamdan, ölmeden göreyim
Hakkı Kalabalık