Gittin umursamaz bir tavır ile
Ne elveda dedin ne bir hoşçakal
Aşkın gözyaşını döktüm mendile
Tanımadı gönlün ah ile vebal


Yüzüne bakmaya, kıyana kaldı
Vuslat sana heves, duyana kaldı
Kavuşmak belki de o yana gülüm
Hasretini çekmek bu yana kaldı


Yanan bir yürektir ağlayan gözler
Ömürdür savrulan kül gibi közde
Kuruttuğun dallar Baharı özler
Sen bıraktın böyle mevsimi güz’de



Ben sana akarken kime çağladın
Kime sevdam dedin kime ağladın
Sanki ciğerimi söküp, dağladın
Bir hasret bıraktın bir de yaş gözde



Bırakmazdı seni gönül tutkalım
Desen ki dünyayı gel biz yakalım
Bir birine girdi saçım sakalım
Bir hüzün bıraktın bir de gam yüz’de


Elimde resmin var bakıp gülüyor
Sanki yüreğimi kurşun deliyor
Haziran şubattan soğuk geliyor
Gecenin rengi var sensiz gündüzde



Avuntum hayalin, yanan sigaram
Deşildikçe azar şu gönül yaram
Hakkım helal olsun sevdamsa haram
Bir Mecnun bıraktın sen öykümüzde



Yıkıldı en kavi yerinden hayal
Ne umut bıraktın ne tutacak dal
Sevda yasasına karşı ihtilal
Bir isyan bıraktın her türkümüzde