0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
55
Okunma
Kapkaranlık bir odadayım.
Ne ay görünür, ne yıldızlar...
Pencereyi titreten fırtınalar...
İçim ürperir, ben tutsağım.
Kapkaranlık bir odadayım.
Tavanlar ışığa izin vermez,
Güneş açmaz, kuşlar ötmez.
Ağaçlara bakarım, onlar da gülmez...
Kapkaranlık bir odadayım.
Sokaklardan geçiriyor insanlar,
Onlar kuşlara, çiçeklere bakar.
Sahi, çiçekler nasıl kokar?
Kapkaranlık bir odadayım.
Dört duvar, köşe arasında
Beni bir onlar görür burada.
Ağlarken onların yanındayım.
Kapkaranlık bir odadayım.
Caddeler sisli görünüyor.
Caddeler mi, yoksa pencere mi?
Sahi, hangisidir bulanık olan?
Kapkaranlık bir odadayım.
Bu duvarlar beni bunaltıyor.
Duvarlar mı, yoksa kalbim mi?
Sahi, hangisidir bu kadar dar olan?
Kapkaranlık bir odadayım.
İçimle içini daraltmak istemiyorum.
Ama burası soğuk, kapkaranlık...
Ve ben hâlâ aydınlığı bekliyorum.