DİLBER


Gülistandan geçmiş gibi hâlin var,
Yanakların sanki gül gibi dilber.
Tutuşur içimde garip arzular,
Saçların ipekten tül gibi dilber.

Yanağın sarı gül, gözlerin safir,
Savurur saçını yel püfür püfür,
Bu zulmü eylemez putperest, kâfir,
Davranma bana da el gibi dilber.

Dökmüşsün perçemin gözün üstüne,
Cem ettin gönlümü zülfün destine,
Kurban oldum gece gündüz kastına,
Dönerim divane yel gibi dilber.

Bakışların sabahları andırır,
Bir gülüşün şu gönlümü yandırır,
Susuzluğum dudakların kandırır,
Her derde şifadır bal gibi dilber.

Bir kez barışırsın bin kez küsersin,
Gahi güler gahi yüzün asarsın,
Bin kelam edersin bir kez susarsın,
Sözlerin çıkmayan fal gibi dilber.

Yanıyor içimde kor gibi aşkın,
Gezerim avare, garip ve şaşkın,
Gönül ırmağında durmuyor taşkın,
Akıyor gözyaşım sel gibi dilber.

Sağır’ı sorarsan hâli perişan,
Mekanı perişan, yolu perişan,
Ayağı perişan,kolu perişan,
Sevdan ile oldum del’gibi dilber.


İbrahim Sağır