3
Yorum
14
Beğeni
0,0
Puan
212
Okunma
Açarsın gözlerini bir sıcacık yatakta
Seni eskitir zaman tortusunu bırakır
Bir virane şehirde tenha bir bataklıkta
Hislere yenilirsin ayak seslerin kalır
Yağmur damlalarında tılsımlanmış umudun
Değse alnın sıcacık toprakta yakmaz seni
Yıllardır ümitlerle kapısında kuruldun
İstersin ölümleri hayat bırakmaz seni
Kaçmış senden ürkerek deniz,toprak,asuman
Söndürmüşsün alnınla güneşin ateşini
Eksik kalsa midesi bir kemik parçasından
Akbaba’lar yıllarca koklamazlar leşini
Esrik şiirlerinin duygusuz mısraları
İşlense ilmik ilmik anlatamaz ki seni
Şehvetle coşuverse denizlerin suları
Alıvermez koynuna çeksende hasretini
Bütün diriler ölü bütün ölüler diri
Kıyametler kopmuştur yalnız senin başına
Bir adın bile konmaz adamcağızın biri
Çok görür serinliği yağmur mezar taşına
Sermest gemi gibidir toprağıyla suyuyla
Ruhunun elemini emip emip beslenen
Ne kadar ram olsanda sana düşmandır dünya
Geceler de kasırga gündüzünde sislenen
Güvercinler zaptetmiş masumiyet tutkunu
Kuğuların suyunda güzelliği arama
Delik deşik olsa da o emanet ruhunu
Zülüfsüz saçlar gibi kör aynada tarama
Nice hırdavatını taşıyanlar dünyanın
Şu dağların kalbinden kopup gelen sulardır
Heyhat çağlara yaban , hayata zulüm canın
Senin bedenine ters senin ruhuna dardır
Semerci ! Al bu yükü sırtında taşı artık !
Makber bahtıma firak gökler sıkar tenimi
Haydi sürükle beni her sokak başı artık
Aç köpekler dişlesin vehimli hislerimi.
S.Aygun Tüfekçi
(Dost Kalem)
Sokakta raks ederken Pembe püsküllü cefa
Sevdanın girdapları emerken güneşini
Bir ayaz vurup geçer, çiçeği döker vefa
Ve bir kartal kaptırır kargaya üleşini
Suphi Sekü