5
Yorum
25
Beğeni
5,0
Puan
461
Okunma
Özdü, sözdü, Hu Hak deyip konuşmayı farz eyledim
Nefis, nefes, candım, tendim, ahvalimi arz eyledim
Karanlıkta hayallerim gerçeklerim ah ile zar
Zay etmişim ben aklımı dolaşırım diyar diyar
Dedim, vuslata an kala aşk beni kapıya koyar
Her canlının indince bir yarası var dedi Pirim
Ay ışığının şavkına sırça saray kuran benim
Başımdaki bu hallerin sebebini soran benim
Akıl var fikir var deyip özce kafa yoran benim
Her fasılın kendince bir arası var dedi Pirim
İlimdi, irfandı derken türlü elekten süzüldüm
Nesimi’yi yâd eyledim derilerimce yüzüldüm
Ol Mansur’un ezasına âdemliğimce üzüldüm
Her üzümün rengince bir şırası var dedi Pirim
Aczimi ortaya döktü! Araladım tabibimi
Hakikat hançeri ile yaraladım habibimi
Kaderimin tebliğince sıraladım nasibimi
Her tartının dengince bir darası var dedi Pirim
Zifir geceler boyunca yalnızlıkla kışlıyorsan
Yatağından hicretine besmeleyle başlıyorsan
Şeytan yerine koyarak can gölgeni taşlıyorsan
Her acının dingince bir narası var dedi Pirim
Münafıklar deşelerken ocağındaki külünü
Şahına şahadet edip koklayamazsan gülünü
Yalan dünyaya kanıp da unutmayasın ölümü
Her gerçeğin zengince bir mirası var dedi Pirim
5.0
100% (11)