4
Yorum
18
Beğeni
4,0
Puan
921
Okunma

Efsunlu gözlerindeki hârelerini sevdiğim..
Hicrinle yakma beni...
Ah etme yüzünde gizlenen tek tek ezberlediğim seni...
Zevahirin düşmüş ummânı olduğun gönül yakamozlarıma...
Bilmez misin ki
bu veryansın yalvarışlarımın senli, nazlı vâveylasına....
Nasıl da utangaç
şahsına münhasır hasretim...
Nesiminin hoş olduğu
yâr dediği vuslatım.
Yürek sızım gül ağacım, tek şahidim, şehadetim...
Hanımeli kokan avuçlarından
bir solukta göğsüme çektiğim hicran korkularım.
Öldürür beni tuzla tatlanmış didenden akan hıçkırıkların.
Etmesin beni terbiye sensizliğin aşıyla,
çıksın hüdai yollarına başımı eğdiğim niyetim
Resmiyet eylesin sol omzundan düşüp,
sağımın defterine çizilmiş duru sebeplerim.
Aç gönül kapını
ayaklarına olayım turab,
ezileyim kızıl gelinciklere....
Kılavuzsuz bırakma
sana doğru geldiğim çocuk adımlarımı.
Getir bana mutlulukarı ebemkuşağının turuncu arşından,
Sokulgan ak bulutların ağlamaklı yağışlarından.
Talibiyim gecenin siyahında yanan ellerinle sokak nöbetlerine,
hem ne arsız,hem ne istekli;
-Sen benim cürmüme müşterek güzidem misin a yarim?..
Ol bana yol gösterenim,
sen ol sahibim, efendim, şâh ım, şaheserim.
Süzülmesin gamzene alev alev inen ateşi nârın,
savurmasın yabancı olduğun gurbet yellerine bizi...
Bükme gözümün gözüne değen aksi sedasını .
Tutuşurum kıvılcımınla geceden tan yerine, öyle şen
öyle uçarı, öyle müzeyyen;
Ve sona erer özlemim
Bütünleşir ise iki beden
Biri ben
Biri sen.
Ayşe KURNAZ
5.0
71% (5)
2.0
14% (1)
1.0
14% (1)