2
Yorum
19
Beğeni
0,0
Puan
502
Okunma

gün kadar aydınlık gece kadar karanlık
duvar kadar ölü sarmaşık kadar canlı
telkari kıvrımlı oyalı bir ömrün döşünde
camekan gibi saydam ışığın şavkıyla tavlanmış
örgüden bir işlemede ajurlu revzene
.............
gözyaşı damlalarının
olgunlaştırdığı o ince akıllar uçtu
ve feveran üstüne feveran taştı ruh bedenden
çakıl taşları gibi saçıldı hüzünler patikadan yollara
toplandılar hep birlikte ağladılar sonra dağıldılar
uzun uzun selviler kendi aralarında konuştular
bir sonbahar sanrısı kadar boyluydu acı
ve bir o kadar yıkıcı bir o kadar keskin
sonra kısa kısa adımlarla
yürüdü gitti
geride azımsanamayacak büyük bir kederle
..........
ayşe uçar
08102024
07:43