1
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
405
Okunma

Hicazdan konuşurken, dertlerimiz, tasamız;
Yetmişlik az diyorsan, yüzlük yetmez mi bize…
Tövbeler sahilinde kurulurken masamız;
Neşet baba söylerde efkâr katmaz mı bize…
Sızlayan gözyaşıdır, ağlayan gözlerimde;
İnleyen namelerim, kan döker sözlerimde;
Bunca yılın kahrı var, gölgesiz yüzlerimde;
Talihim merhametli bir zar atmaz mı bize…
Hançerimin ucunda gezer hicran yarası;
Kalmadı yüreğimin cebinde beş parası;
Parmak ucunda gezer efkârımın karası;
Beyaz günler söz verip yemin etmez mi bize…
Baharıma yol vermez gönüldeki sonbahar;
Doğacak sabah bile gecelerden hilekâr;
Her makamı ayrı dert her sözünde intihar;
Dinlediğim şarkılar neşe satmaz mı bize…
Kederim nikâhına şahit tutar her gamı;
Parçalanmış yürekte son kalan umut camı;
Dillerde dolaşırken bir sarhoş serencamı;
Kimsesiz sokaklarda kimse çatmaz mı bize…
Sanki bana göz kırptı mutluluk safındaki;
Yara, bere, kan revan perişan harfindeki;
Pulundan haberi yok yazının zarfındaki;
Adresi tarif etsem posta gitmez mi bize…
Ali ALTINLI – 2609.2024
Saat: 12:15
5.0
100% (4)