yalçın kayaların
umursuz duruşu gibi öfke
ellerim hoyrat kasırga çiçekleri
ellerim panjurları çarpa çarpa yürüyen rüzgâr
gözyaşlarım odadan odaya dolan yağmur bulutu
dokunsa parmaklarım maazallah
dokunsa bir sandalyeye koltuğa
alev alev tutuşacak

ortalığı kızılca kıyamet götürecek
yangınlar içinde

zihnim" sakin ol " dedikçe
göğsüm yağmurdan kabaran paslı şimendifer yolu
tüm istasyonları kapalı maalesef
yol yok yolcu yok
biline

saçlarım çalı dikeni
sinek kuşlarının zencefilli ziyaret uğrağı
beynimse çatlayan baş ağrısı yüzünden yanpiri yengeçler gibi
bildiğiniz error yemiş ekstrantirik
yandı zihnimin huzur mutluluk
dil sürümleri

sebebi kim fail - yolu neresi meçhul

bundan böyle pimi çekilmiş el bombasıyım
aklı olan santim santim de olsa yanaşmaz yanıma
dinlemem hiç taşmış kayaymış cengâvermiş
karanlık duvarlarıma çarpıp çarpıp
un ufak ufalarım

-dikkat önemle iştigal

sonra demedi demeyin
yerlere yığılıp bebekler gibi ağlamayın
odama girmeden önce kapımda
asılı olan sarı tabelayı
iyi okuyun

önemle

-t e h l i k e arz eder



...........




ayşe uçar
10.09.2024
12:29