İnadı bir inat, dil yedi kanat.
Naz ile işvesi, elde zanaat.
Kah’ı Çoruh olur, kâh deli Fırat,
Hali bir acayip Bayburt kızları

Bürüğün ardından gözlerin süzer.
Omuzun silkeler, dudağın büzer.
Sanırsın bastıkça dağları ezer,
Hali bir acayip Bayburt kızları

Benlik arşa varır, burnu havalı.
Bir iner, bir çıkar, sanki cıvalı.
Bilmem hangi makam, çalar kavalı.
Hali bir acayip Bayburt kızları

Bürünür, ehrama, çiti burunda.
Burnu Kafdağı’nda dünya turunda,
Takmaz hiçbir şeyi, neden sorunda,
Hali bir acayip Bayburt kızları

Barda mendil sallar, olur bar başı.
Allanıp pullanır, sürmeler kaşı.
Salar yüreklere sevda ateşi,
Hali bir acayip Bayburt kızları

Halden anlamaya, vicdanı kısık.
Muhabbet dilersin, suratı asık,
Hele nankörlükte, cırnaklı pisik,
Hali bir acayip Bayburt kızları

Kaşı gözü siyah, tandır karası.
Teni alev, alev, mahşer çırası,
Kapanmaz yürekte hasret yarası,
Hali bir acayip Bayburt kızları

Mal davar, önünde gütmeyi bilir.
Gukku kuşu gibi ötmeyi bilir.
Her haliyle caka satmayı bilir.
Hali bir acayip Bayburt kızları

Fırt eder elini koyar beline,
Hep büyük sözleri, dolar diline.
O yetmez gobalı alır eline,
Hali bir acayip Bayburt kızları

Nasıl güven eder, geçmiş yaşına,
Ah öyle güzelliğin, gadam başına,
Bir kızarsam bakmam, gözü yaşına
Hali bir acayip Bayburt kızları

Gadamın baldızı, bibimin kızı,
Kervan götüremez, ettiği nazı.
Bir karın ağrısı, yürekte sızı,
Hali bir acayip Bayburt kızları

Bu deli gönülle geçmez ki erkin.
Unutsun da onu, eylesin terkin.
Aslına bakarsan çirkin mi çirkin,
Hali bir acayip Bayburt kızları

Kimi melek gibi gelir, bazısı.
Kimi yüreklere alın yazısı.
Bana göre hepsi mahşer cazısı.
Hali bir acayip Bayburt kızları

Yusufoğlu der ki, dellenme boşa,
Severek gelirmiş her yürek coşa.
İster yerli olsun isterse poşa
Hali bir acayip Bayburt kızları

Yusufoğlu
2015