2
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
463
Okunma

ZAMANDA YOLCULUK
Mudanya ve anneannemin bahçeli evi
Çocukluğumuzun en güzel yeri
Camlara uzanan mor sarmaşıklar
Avluda erik ağacı, kediler ve çocuklar
Annemin rengarenk sardunyaları
Dikiş makinesinin yanı başında...
...Onu izleyen kibar kızı Sarman’ı.
Radyoda gönüllere işleyen şarkılar
Pencerede nazlı bir yağmur,
Ve annemin beslediği aşık kumrular
Deniz meltemine karışırdı zeytin ve çam kokuları,
Baharda anneannem toplardı en şifalı otları
Süslerdi kırları papatyalar, mor sümbüller,
Çigdemler ve nazlı gelincik çiçekleri...
Narin ve özgür ruhluydular tıpkı annem gibi... Annem...Ismine nazır iyi huylu ve güzel ahlakla süslenmiş kadın, Saliha annesiydi mahalledeki çocukların, kedilerin, köpeklerin ve kuşların, Annem...Merhametine hayran olduğum, Annem...Sessizliğinde yürek sesini yüreğimde duyduğum
Yazın komşularla toplanır,sahil boyuna inerdik
Dondurma alır, deniz kokusunu içimize çekerdik
Dönerken hafif rüzgar ve sokak fenerlerinin loş ışığı...
Getirirdi biz çocukların tatlı uykusunu
Büyük ablam beni sırtında taşır, yürütmezdi kuzusunu.
Ben onun "neşeli minik kardeşim, Esin perim, nar çiçeğim" diye sevdiği
O benim içimi ısıtan Meltem yelim, asil ruhlum, can duruşlum
Ortancamizsa evimizin sakin meleği...
...Benim kibar Oya çiçeğim, ablamın pembe güllü lokumu.
Mutlu yaşardık o şirin sahil kasabasında...
Anneannem, annem ve biz üç kız kardeş,
Çocukluk arkadaşlarım, komşular ve kediler.
Hafta sonu ve tatillerde...
Sevindirirdi ziyarete gelen teyzemler ve kuzenler.
Evimiz her zaman misafirle şenlenirdi
Misafir gelmez ise anneannem ağlayıp iclenirdi
Misafir giren eve rahmet girer derdi
Duasını alanın sırtı yere gelmezdi
Sıcacık çayla beraber demlenirdi sohbetler
Kışın odun sobasında pişerdi mis kokulu kestaneler
Herkes merakla Zeynep nine masallarını dinlerdi
Ramazan geceleri duvarda gölge oyunları ne de güzeldi
Anneannem çocukla çocuk, büyükle büyük olurdu
Çocukları seven yüreği hep huzur doluydu
Uzun kış geceleri de işte böyle geçerdi
Birbirini seven yürekler hiç mi hiç üsümezdi.
Ne güzeldi çoluk çocuk oynamak mahalle aralarında
Saklambaç, istop, yakartop, mendil kapmaca
Birdir bir, sek sek, körebe, ip atlama
Beş taş, dokuz taş, bezirgan başı, köşe kapmaca
Elim sende, deve-cüce, yedi kiremit
Topaç, isim-şehir,sandalye kapmaca
Gündüz bulutlara, gece yıldızlara bakıp hayal kurardık
Resimli mahalle gazetesi çıkarır, tiyatro oynardık
Kimsenin bilmediği gizli bahcemizde toplantı yapardık
İşte bu oyunlarla büyüdük, oyalandık
Mutsuzluk nedir bilmeyen çocuklardık
Gece yüklükten yere yün yatakları yan yana serilirdi
Oyundan yorulan çocuklar lavanta kokulu yorganların altına süzülürdü
Anneannem uyumadan dua okur, biz tekrarlardik "Yattım sağıma, döndüm soluma..."
Kilitsiz kapılı evlerde sığınırdık yalnız Yaradan’imiza.
Geceler şebboy, leylak, hanımeli, ıtır kokardı
Bekçi amcanın düdüğü sessizliği bozardı
Duyulurdu çok uzaklardan balıkçı şarkıları
Mahalleyi gece koruyan sadık köpeklerin havlamalari
Kedilerimiz gece sessizliğinde pencereyi çalardı
Alışık olmayan misafirler hayalet sanıp korkardı
Sessizce kıkırdardık, uykumuz açılırdı
Cinli perili korkunç hikayeler ortaya sacılırdı
Büyükler uyku vakti olduğunu hatırlatırdı
Tahta kapının üzerinde minik idare lambası ışıldardı
Cama vuran ay ışığı yıldız yıldız rüyalarımıza dolardı
Huzur icinde uykuya dalardı tüm canlar
Aklımızdayken hala anneannemin anlattığı masallar
Tahir ile Zühre kavusamayan aşıklar
Kaf Dagı’nın ardında saklanmıs Zümrüt-ü Anka kuşu,
Kanadında uzak iklimlerden serin bir rüzgar
Islak topraktaki yaban güllerinin kokusu
Cocuk gözlerimizde ölümden bihaber kıpırdanışlar
Ve sessizlige burunurdu gecenin derin uykusu...
Yıllar gecse de hala giden sevdiklerimle dolu ruhumdaki odalar
Hala o eski evimize varıyor rüyalar, zamanda yolculuklar
Kulağimda sesleri, sarkıları , gülüşleri, candan sohbetleri
Ve aklımda derin bakan o cok sevdigim gözleri
Bir varmiş, bir yokmuş...Hayat gercekten bir masalmiş
Hic bitmeyecek gibi, hic kimse gitmeyecek gibi bağlanmışız
Ömrün dört mevsimi bizim icin de bitecek bir gün
Sonsuz olan besinci mevsim gelecek bir gün
Belki güzel bir masal kuşunun kanadında uçup gideceğiz
Belki uyanacağız sevdiklerimizle beraber...
Mutlu bir bayram sabahına...
En Sevgili’nin , saf iyiligin, merhametli ruhların oldugu
Ölmenin öldürmenin olmadığı Cennet yurduna.
Esin Celik Karayeli
11 /08 /2024
5.0
100% (7)