2
Yorum
16
Beğeni
5,0
Puan
321
Okunma

Kesemizden eksiliyor zaman
Ruhumuzda kapanmayan kesikler bırakarak
Heybemiz hisli harikalar kumpanyası
Ne ararsan var
Bir kuple sevinç
Çokça hüzün
Bütünüyle kursağımızda kalan hayaller
Ve aşklar içli hikayeleriyle
Mütemadiyen soluyor tozlanan takvimde
Durmuyor yerinde zaman
Iradıkça ırıyor çelik çomağım, yedi tuğlam, bilyelerim, topacım
Çizgisiz defterdeki el yazım
Lise sırama kazıdığım adın
Devrim sonrası ıstıraplarım
Kaybedişlerim kendimi fikrimin arka bahçelerinde
Yarım yamalak uykularda ismini anışlarım
Dönüp dolaşıp yüreğine varışlarım
Mütemadiyen soluyor tozlanan takvimde
Rüzgarın önüne katılmış zaman
Bir adı, tarifi yok
Yok duru durağı
Hangi mevsimi yakalasam damarlarım patlıyor
Atamıyorum bir adım öteye
Özlemlerimin yakasını ilikliyorum
Büyüyor içimdeki tarifsiz boşluk
Kayıplarımı toparlıyorum ömrümün ucundan
Saçların düşüyor avuçlarıma
Ah zamanı vurmalıyım alnından
Durmalı bal köpüren gözbebeklerinde
Bunca yaşanmışlık, direniş ve sevda
Mütemadiyen soluyor tozlanan takvimde
Kalbimizden vuruyor zaman
Dünümüzü gizli bir el gibi çalıyor heybemizden
Heybemiz mirası kıymıklı ömrümüzün
Kaybederek yaş alıyor insan
Kaybolarak anılar sokağında
Kırk altıncı basamağındayım bugün dünya sürgünümün
Yaklaşıyorum bir adım daha vuslata
Hatıralar sarıldıkça bir baştan diğer başa
Gözyaşı yağmuru düşüyor şehrime
Yağmur sessizliğinde çiseliyorsun şimdi
Süt beyaz ellerin ellerimde
Dudaklarıma konan türküyü ıslıklıyorum
Geçip giden yılları düşleyip sayıklayarak
Ölüm meleğine göz kırpıyorum
Başımdaki akları seçip ayıklayarak
Susarak yaşlanıyor insan
Pusarak köşesine acının
Matemi, hasreti cümle sevişi
Mütemadiyen soluyor tozlanan takvimde
5.0
100% (4)