1
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
304
Okunma

Ölü bir şehir bu
Gömütlüğü sol yana
Güz bitti parkı sağ yana düşer
Önde kurbağa deresi
İç denize bağlar sevdaları
Ve küskün ayrılır yapraklar
Güngörmüş Ardıçla
Parkın acemi serçesi
Yağdı yağacak yağmurun
Ardına sığınarak
Uçurtma kuyruğuna bağlar
İçindeki kırıkları
Rüzgar
Denizden eser
Antik ülkeden kalma
Hazan soğuğu
Taş kokar her daim
Rüzgar
Acı/tan günleri seyredip
Her seferinde kullanır
Kallavi silahlarını
Bir ışık vurulur
Ardınca
Lapa lapa kar
Bir şiir vurulur
La Fontaine’den arsız bir satır
Noktalama işareti ile tamamlar
Akıllı günlükleri
Islanır tilkinin alaca kuyruğu
Takibinde
Gri soluksuz sis
Onlarca katmanı geçip
Düşer
Mermer masanın üzerine
Usul usul
Yağmur
Mevsimler karışmış
Mevsimler sanki mitolojik öykü
Aylar
Ay’dan ödünç almış
Ay’ın hallerini
Ay
Ülkem gibi
Ay
Yarım kalmış bir aşk hali
Yarım ay aşk hali
Karanlık bir yüzü
Soluk bir yüzü
Yitik bir ülke yüzü
Ah dolunay!
Sinesi yok bu şehrin
Bankın dibinde
Ağlıyor bir aşk
İşaret parmağı dışarıda
Sarı pardesü altına
Sığınmış bir kedi olmuş aşk
Parlak tüyünü sen sevmiştin
Sırnaşık
Ölgün yarı baygın
O sevmişti
Seni sevmesini
Sırnaşık
Delişmen yarı baygın
Son paragrafıydı kitabın
Gün
Sararmış
Yorgun
Başı boş kum saati gibi
Yarım kalmış çayın hatırı
Umudun eylemi olmuş
İsyan şimşeği gibi
Çakar alaz kıvılcımını
Ardıç dallarına
Kalemin ucu ile vurulur
Bir aşk
Düşer kaldırıma...
Düş gezgini hain sandal
Alır götürür
Paris komünü’nden kalan
El yapımı peynir gemilerini
Salına salına dolanır park
Şehrin
Göz alımı
Deniz kenarı bulvarlarında...
Fenerbahçe parkı /Romantika
27 eylül ikibinonaltı
(Romantika:
Fenerbahçe parkında
bir kafenin adı)
5.0
100% (4)