27
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
2328
Okunma
Böylesi demler de
Dilim susar
Lal düşer
Kur’an’dan
Zil-Zal düşer
Tam göğsümün üstüne
Ağır bir hilal düşer
Bilinmez koyaklarda
İrice bir dal düşer
Dağlar dumandır şimdi
Hallar yamandır şimdi
Çalan kemandır şimdi
Yüreğimden tel düşer
El açıyor yatırlar
Ağıtı ağlatırlar
Atsız kaldı batur’lar
Ansız karayel düşer
Karanlık açar ağzın
Sorar gelinlik kızın
Anne nerede kuzun
Vahamıza çöl düşer
Sırrın verme yabana
Od düşse de obana
Kıydılar onca cana
Yen içinde kol düşer
Bir mendil yolla ana
Ateş düştü kanıma
Sakın ola kınama
Gözümüzden sel düşer
Sararız yaramızı
Çalarız tarımızı
Bir gün açar kırmızı
Yüzümüze gül düşer
Hayrettin YAZICI