Gül asmak vaktidir şimdi karanlığa
Utangaç bir edayla gülümseyerek aşka
Kadim bir yürek haritasıdır sendeki
Bu yüzden güvercinler gül taşır
Çok uzaklardan bana…

Susma!!!
Güller içinde doğurmuş beni anam
Bu yüzden yüreğim çalı kesiği
Bu yüzden kanlı akar yaşım
İşte bu yüzden ağlarım aşka
Onca insan yürürken yalın ayak yaşamaya....

Eski taslarla anlam bulan anların
Aşkın kurnalarından dökülen aşkların
Ve eskimiş şarkılarla çınlayan ömür hanlarının
Rutubetli odalarında asırlık sevileri kucaklar bir adam
Ruhunun terlerini denizaşırı ülkelere taşıyan bir gemi olur hayat
Gökyüzünün elim aynasına kuşlar üşüşür kimi
Hayat katarlarını sevgisiz eşkıyalar taşır gecelerde
O mor bakışlı dağlarda seni arar sevdalı yüreğim
Ömürlere ömür katan gülüşünü avuçlamak için…

Aykırı masallar çöplüğüdür kimi hayat
Asırlardır eskimeyen kitap raflarında
Hangi ayraç bulur aşkın sırlı sayfalarını!
Hangi masal anlatır düşle gerçeğin hazin yanılgılarını!
Dillerine kına yakar düğünlerde ışık bakışlı kızlar
Saklayamazlar yüreklerindeki asil muratlarını
Analar kül biriktirir cennetteki sevdiklerine
Düş yanık bir ağaç gövdesini seçer
Güneşin cehennem olup gönülleri kavurduğu tozlu ovalarda
Özlem yanık tenli bir kadının sonsuzluk beklentisi olur…

Selahattin YETGİN